CNN TÜRK/ Kanal D “Cumhurbaşkanı Özel Yayını”

16.05.2023

HANDE FIRAT- Sevgili izleyiciler, iyi akşamlar. Cumhurbaşkanı Özel Yayında karşınızdayız. Çankaya Köşkü’ndeyiz. Sayın Cumhurbaşkanı Kanal D-CNN Türk ortak yayınının konuğu, aslında biz de kendisinin Çankaya Köşkü’nde konuğuyuz. Ekranlarımıza hoş geldiniz efendim.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Hoş bulduk, sağ olun.

HANDE FIRAT- Efendim, bu yayını Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Hakan’la birlikte götüreceğiz, sorularımızı birlikte soracağız. Merhaba Ahmet. Hemen başlayalım isterseniz.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Buyurun.

HANDE FIRAT- Çok teşekkür ederiz öncelikle seçimin ilk turundan ve milletvekilliği genel seçimi sonuçlarının ardından CNN Türk ve Kanal D ekranlarına çıktığınız için. Tabii ki aslında konuşacak çok konu var, ama öncelikle şöyle başlamak isterim: 28’inde artık gözler efendim, kesin olmayan sonuçlara göre de ikinci tura kaldı Cumhurbaşkanlığı seçimi. Siz öncelikle ilk tur sonuçlarını nasıl yorumluyorsunuz? Açıkçası böyle bir sonuç bekliyor muydunuz ve ikinci tura ilişkin mesajlarınız nelerdir, ne bekliyorsunuz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Öncelikle tabii böyle bir programı ilk olarak seçimden sonra sizinle yapıyoruz. Doğrusu, 14 Mayıs’ta rekor katılımla milli iradeyi sandığa yansıtan tüm vatandaşlarıma teşekkür ediyorum. Sandık başına giden her vatandaşımıza tercihini ne yönde yapmış olursa olsun şükranlarımı sunuyorum. Türkiye’mize yakışır büyük bir demokrasi şöleni yaşadık. Dünyada belki de eşi-benzeri yok. Milletimizin sergilediği olgunluk her türlü takdirin üzerindedir, yüzde 90’a varan bir katılım. Siyasal katılımı artırmak, demokrasiye sahip çıkmak için çaba gösteren tüm siyasi partilere, adaylara, basın-yayın kuruluşlarına ve seçim sürecinde görev yapan güvenlik güçlerinden yargı çalışanlarına, tüm kamu personeline ayrıca teşekkür ediyorum. Yeni dönemde milletvekili seçilen tüm isimleri şimdiden tebrik ediyorum, kendilerine başarılar diliyorum.

Tabii milletimiz 27 milyondan fazla oyla şahsımıza teveccüh gösterdi. En yakın rakibimize 2 milyon 520 bin oy fark atarak yüzde 49,5 oy oranına ulaştık. Meclis’te de çoğunluğu toplam 322 vekille milletimiz Cumhur İttifakı’na verdi. Sandıkta tecelli eden irade başımız gözümüz üstünedir. İttifak olarak 28 Mayıs için hemen çalışmaya zaten başladık. Bugün bütün liderlerle görüşmelerimi yaptım, önümüzdeki 12 günü iyi değerlendireceğiz, asla rehavete kapılmayacağız. Bu arada tümü olmasa da deprem bölgesinin belli bir bölümünü de bu hafta sonunda ziyaret edeceğim.

AHMET HAKAN- Miting yapacak mısınız efendim?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Miting pek düşünmüyorum, ancak deprem bölgesinde halkla bütünleşme noktasında oralarda miting benzeri gelenlerle…

AHMET HAKAN- Toplantılar.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Evet, toplantılar yapabiliriz. Çünkü onların gönlünü almak, bu ara çok hakaretler ettiler, o tabii çok çok yanlış, çok çok çirkin.

AHMET HAKAN- Ne zaman gideceksiniz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Bu hafta sonu Cumartesi-Pazar inşallah bölgede olacağız. Ve Devlet Bey’le bugün yaptığım görüşmede ben gelmeye hazırım, dedi. Belki Fatih Bey de gelecek, birlikte bölgeyi bir dolaşacağız. Şöyle halkımızla oralarda kucaklaşmak suretiyle onları moralize etmenin gayreti içerisinde olacağız. Tabii bu arada malum Hatay’da Defne’de malum hastane konusunda yapamazlar-edemezler falan deniyordu, şu anda Devlet Hastanesi orada bitme noktasına geldi. Bu kadar kısa sürede çelik konstrüksiyonla şu anda içindeki bütün elektronik aksam oraya yerleştirildi, orayı da belki açma durumumuz olacak.

AHMET HAKAN- Geçenlerde Sağlık Bakanı oranın videosunu paylaşmıştı, gidip gezmiştim. Bitme noktası değil bitmiş gibi geldi bana.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Yani ben bununla tabi özellikle çevre peyzajı, onları da kastediyorum.

AHMET HAKAN- Tamamen bitmesini kastediyorsunuz.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Bitecek. Sadece iç kısmın aksamı değil, bir de çevre peyzajını vesairesini de yapmak suretiyle bunun vatandaşı psikolojik olarak da etkilemesini çok önemsiyorum. Ve Bakanımıza da onları da söyledim bunları da bitirelim diye. İnşallah hafta sonuna kadar onlar da biterse çok çok daha güzel olur.

HANDE FIRAT- Bu arada efendim, hakaretler dediniz depremzede vatandaşlara yönelik oy kullanımı ve oylar dağılımı nedeniyle. Bu konuda biraz daha değerlendirme yapmak ister misiniz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Yani bekledikleri oyları alamadıkları için işte bir daha buralara destek, yardım vesaire yok gibi ifadeler. Biz kampanyamızı samimiyet, hakikat, kardeşlik üzerine kurduk. Milletimize karşı da daima samimi ve dürüst olduk. Yalan söylemedik, hayal satmadık, yapamayacağımız işleri asla vadetmedik. Özellikle milletimizin aklını, irfanını, basiret ve ferasetini hiçbir zaman hafife almadık. Seçim meydanlarında verdiğimiz tüm sözlerin arkasındayız, inşallah 28 Mayıs’tan sonra, milletten yetki aldıktan sonra hepsini tek-tek hayata geçireceğiz.

Tabii muhalefetin adayıyla ilgili yaptığımız eleştirilerin doğruluğu da teyit edildi. Bunun yanında seçimin sosyal medyada estirilen sahte rüzgârlarla değil, meydanlarda ve sandıkta kazanılacağı görünmüş oldu. Milletimiz ayrıca kumpas ve kaset siyasetini de reddettiğini göstermiştir. Muhalefetin artık rakiplerini baskıyla sindirerek, terör örgütünün uzantılarıyla iş birliği yaparak seçim kazanamayacağını anlaması gerekiyor. Terör örgütüyle, Kandil’den gelecek talimatlarla bu iş yürümez, böyle bir şey olamaz. Bu millet, terör örgütüne oy vermiyor. Bu millet, kendisine hizmet edecek olanlara oyunu veriyor. Sayın Kılıçdaroğlu’nun hem kendisine, hem de millete bir iyilik yapıp en azından önümüzdeki 12 gün boyunca temiz siyaset yürütmesini özellikle diliyoruz, bekliyoruz.

HANDE FIRAT- Siz o zaman tam böyle mi okudunuz Kılıçdaroğlu’na ve Millet İttifakı’na verilen mesajı seçmen tarafından? Özellikle çünkü Meclis seçimleri tamamlandı, ama Cumhurbaşkanlığı seçimleri tamamlanmadı. Yani ikinci tur açısından da hem kendi adınıza ne dersiniz, nasıl bir mesaj aldınız, hem de Kılıçdaroğlu’na doğrudan bu mesajın dışında sizce millet ne dedi?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Bu mesajın salt bana olmasını zaten…

HANDE FIRAT- Yok, öyle kastetmedim tabii.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Burada şimdi özellikle benim halkım, vatandaşım kucaklayıcı, nefret kokan değil, dışlayan değil, özellikle samimiyet içerisinde artık bir final var, bu finalin de bu şekilde tamamlanmasını bekliyor. Ama terör örgütleriyle el ele, omuz omuza benim milletim yerli ve milli bir seçim asla görmek istemiyor, böyle bir şey olamaz diyor. Çünkü onların bu ülke için, bu millet için yapacakları hiçbir şey yok. Onlarda sadece kan, kin, ölüm var. Böyle bir şeyi Türk milletinin beklemesi mümkün olabilir mi ve bunların bir de hâlâ hatayı kendilerinde değil, millette arıyorlar. Düşünün, deprem bölgesi için tehdit savuruyorlar, böyle bir şey olur mu? Depremzedelerimiz başta olmak üzere özellikle de kendilerine oy vermeyen insanlara hakaret ediyorlar. Bunun yanında, gençlerimize karamsarlık ve umutsuzluk aşılıyorlar. Devletin kurumlarını yıpratmayı halen sürdürüyorlar. Devletin kurumları görevini bilir ve bu görevinin de gereğini yapar. Bütün bunların yanında bu jakobenler, bu kifayetsiz muhterisler CHP’nin başında olduğu müddetçe millet ne mesajı verirse versin yeterli olmayacaktır.

AHMET HAKAN- Peki, şimdi ya bu şey konusunda gerçekten hani insanın kanına dokunuyor, bu depremzede vatandaş istediği partiye oyunu verir, istediği lidere oyunu verir, sen bu insanlara nasıl hakaret edersin ya? Onlar afet yaşamışlar, kaybı var, yakınını kaybetmiş insana hakaret ediyorlar; gerçekten bu benim de çok canımı sıktı. Yani şimdi mesela siz diyorsunuz ki; Defne’ye hastane yaptık diyorsunuz değil mi, kocaman bir hastane yaptınız…

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Üç ayda falan…

AHMET HAKAN- Defne’de Kemal Kılıçdaroğlu’na çıkan oyu biliyor musunuz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Bizden çok çok fazla.

AHMET HAKAN- Yüzde 80, yani şimdi siz şöyle mi demeniz gerekecek: Onlar bana oy vermedi, ben oraya niye hastane yapıyorum, böyle bir anlayış olabilir mi?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Haşa. Zaten biz oranın bize olan oy noktasındaki yaklaşımını biliyoruz, ama benim için Defne’de ölen insanlar önemli, oradaki yaralı insanlar önemli. Devletsem, oraya yapılması gereken hizmeti en yüksek seviyede yapmam gerekiyor.

AHMET HAKAN- Ben de diyorum ki; mesela şu anda deprem bölgesinden size oy çıkmasaydı, AK Parti’ye azıcık oy çıksaydı siz ne yapacaktınız? Seçilmiş olsaydınız, hizmet etmeyecek miydiniz yani deprem bölgesine?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Böyle bir şey düşünülebilir mi? Yani ben bugüne kadar gerek Başbakanlığım, gerek Cumhurbaşkanlığım dönemlerinde böyle bir ayrımı hiçbir yerde yapmadım Ahmet Bey. Bakın, ben size daha büyük ölçekte vereyim. Hatırlayın, Van depremini ve Van bizim yüksek oy aldığımız bir il değil. Ama Van depreminde daha ikinci akşam kendim orada oldum ve bütün bakan arkadaşlarımı seferber ettim ve bütün o yıkılmış olan yerde Belediye Başkanı muhalif bir partidendi malum ve sular kesildi, büyükşehirlerde su olayını çözme görevi büyükşehir belediye başkanınındır, adam müdahale etmiyor. Müdahale etmeyince, o zaman Veysel Beye dedim ki; Veysel Bey, sen onların şeyini bırak, süratle DSİ’yi buraya sok ve buranın su sorununu hemen anında çöz. Ve bizim Van’da ta Erciş’e kadar, buralarda adeta Van Gölü’nün etrafında yalılar yapar gibi konutlar yaptık. Hiç yani burada bize oy çıkmıyor falan demedik ve biz oradaki bu süreci devam ettirdik.

AHMET HAKAN- Bütün siyasetin böyle bir yaklaşım içerisinde olanlara itiraz etmesi lazım, yani bu olmaz, ayıptır, yapmayın demesi lazım.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Tabii, yani şu anda bile biz Van’da yine maalesef ikinci parti konumundayız, birinci parti değiliz yani bu kadar hizmete rağmen, böyle bir şe yok. Ama bu demek değil ki ben Van’ı ihmal edebilirim, hayır. Yani batıda neyse, ben doğuda da, güneydoğuda da aynı hizmeti vermek mecburiyetindeyim, neden? Çünkü sen bu sorumluluğu üzerine aldığına göre bu ülkenin 780 bin kilometrenin tamamı bu hizmete layıktır ve bu hizmeti vereceksin. Şimdi burada tabii biz milletimizin her bir ferdine hizmet için varımızı yoğumuzu ortaya koyduk, koyuyoruz ve hayatımızı biz bu ülkenin her şehrine adeta vakfettik, vereceğiz. Hele hele deprem bölgesinde, ya 50 bin vefatımız var, bu 50 bin vefatın olduğu yerlerden şu anda 1 milyona yakın elini-kolunu kaybetmiş olan insanımız var, biz bunları ihmal edebilir miyiz?

AHMET HAKAN- Hangi partiye oy verirse versin…

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Nereye verirse versin, kucaklayacaksın, gereken bütün onlara yönelik ihtiyaçlarını gidereceksin ki en azından bazıları hala annesinin-babasının öldüğünü bilmiyor…

AHMET HAKAN- Tabii, büyük bir travma yaşanıyor orada, yani siyasi saiklerle insanların bu tür davranışlar içerisine girmesi kınanacak bir şey.

Efendim, ben şu konuyu merak ediyorum: Şimdi Meclis çoğunluğunun ikinci tur açısından kimin elinde olduğu çok önemseniyordu ve şimdi Cumhur İttifakı’nın olduğu ortaya çıktı, belli oldu. Bu sizin açınızdan hani bu ikinci tura, bu 12 günlük kampanya süresince kullanacağınız bir konu mudur, argüman mıdır, bunu sürekli vurgulamayı düşünüyor musunuz? Hani, ya işte bakın Meclis bizde, onunla uyumlu bir cumhurbaşkanı olması gerekir, aksi takdirde kaos olur, istikrarsızlık olur, bu mesajı ağırlıklı olarak seçmene vermeyi düşünüyor musunuz, düşünmüyor musunuz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Ahmet Bey, Hande Hanım; bir defa bunu ben önce yerelden başlayayım. Bakın şimdi İstanbul’da Belediye Başkanlığı malum CHP’de, ama Meclis kahir ekseriyetle bizde.

AHMET HAKAN- Ankara’da da öyle galiba?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Ankara’da durum yine aynı, Meclis kahir ekseriyetle bizde. Şimdi burada bir şeyi ben örneklemek istiyorum; yani sağlıklı bir yönetim isterseniz, bu sağlıklı yönetimi gerek yürütme, gerek yasama, Parlamento’yu kastediyorum, bu uyumlu olursa tabii orada netice çok daha farklı olacaktır. Şimdi Parlamento’da böyle bir sağlıklı yanı ortaya çıkmazsa, burada tabii ki sıkıntılar olacağı bir gerçektir. Çünkü yasama ve yürütmenin uyumlu olması, dayanışma halinde olması ülkenin geleceği açısından çok çok ciddi olumlu neticeler doğuracaktır. Yürütme ve yasamanın uyum içinde çalışması, her zaman ülkenin kalkınmasına hizmet eder. Hükümet sistemini değiştirirken cumhurbaşkanı ve parlamento seçimlerinin aynı zamanda yapılmasını biz aslında bunun için sağladık.

AHMET HAKAN- Temel neden bu muydu?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Tabii, bunun amacı; seçilecek cumhurbaşkanıyla birlikte çalışacak parlamentonun da yenilenmesi demekti. Burada iki kelime çok çok önemli; istikrar ve güven. İstikrar ve güven için yürütme ve yasamanın eşgüdüm içinde olması da çok önemli. Eğer istikrarlı bir yönetim varsa o ülkede huzur da olur, refah da olur. Geride bıraktığımız son 5 yılda biz bunu gösterdik. Şimdi geçmişteki o koalisyon dönemlerini düşünün, ne çileler çektik, yani 5 ayda, 8 ayda bir seçimler ve buralarda tabii istikrar olur mu, güven olur mu? Olmadı. Ama Cumhur İttifakı’nı Parlamento’daki güçlü duruşu Hükümet olarak bizi de güçlü kılıyor ve vatandaşlarımız 21 yıldır olduğu gibi yine güven ve istikrara oy verecektir, ben buna inanıyorum.

HANDE FIRAT- Yani istikrarsızlık getirir değil mi, yani şöyle çünkü yorumlar da yapılıyor: Böyle bir durumda işte Meclis dengesi farklı, hükümet farklı olursa sürdürülebilir değil. Geçmişte yaşanan birtakım cumhurbaşkanı ve hükümet örnekleri var, benzerine gelinir ve sonuç erken seçime gider.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Yok, şu andaki yapı çünkü öyle bir erken seçime gitme şeyini vermiyor. Niye? Cumhur İttifakı 322 ile Parlamento’da olduktan sonra böyle bir şey de kolay kolay gelmez, böyle bir adım olmaz. Burada ben tabii şuna inanıyorum: İnşallah 28 Mayıs çok çok farklı olacaktır ve 29 Mayıs’a da o bir sinyal olacaktır. 29 Mayıs’a inşallah çok farklı uyanacağız diye düşünüyorum.

AHMET HAKAN- Yani ne demek istiyorsunuz, çok oy alacağız mı demek istiyorsunuz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- İnanıyorum tabii, ona inanıyorum.

HANDE FIRAT- Peki, nasıl bir strateji izleyeceksiniz? Çünkü ikinci turu da hepimiz hep beraber ilk kez yaşayacağız.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Yani birinci turdaki yol haritasını aynen uygulayacağız, diyemem, onun benzerini sadece bu hafta sonu yapacağım deprem bölgesinde uygulayacağız. Ama bunun dışında özellikle İstanbul-Ankara’da teşkilatımızın yoğunlukla şöyle şehri ziyaretlerle, hatta hatta bütün o ülkemizin buralara yığınak yapmış olan şehirler var ya, yani buralardaki…

HANDE FIRAT- Büyükşehirler…

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Dernekler var, hemşeri dernekleri, bu hemşeri dernekleriyle çok çok iç içe olacağız teşkilat olarak. Bunlarla yapılan görüşmelerle, gençlikle yapacağımız görüşmelerle, bütün esnaf odalarıyla vesaire yapacağımız buluşmalarla bu süreci farklı bir şekilde inşallah işleyeceğiz.

İkinci turda, birinci turda olduğu gibi milletimizin ben yine sandıklara koşacağına inanıyorum. Ama ben milletimizden bir şeyi özellikle rica edeceğim, o da şu: Tabii şimdi Mayıs ayındayız ve bu Mayıs ayı sebebiyle özellikle mesela Karadeniz, çaya gidenler olabilir, fındığa gidenler olabilir. Ben diyorum ki; ne olur bunu erteleyin, 28’inde oyunuzu kullanın, ondan sonra bu seyahatleri yapın. Ve bütün bunlarla beraber tabii şimdi yazlıklarına gidecek olanlar da olabilir, bunların da değerlendirmesini iyi yapmamız lazım. Bu zamanı bu noktada da çok çok verimli kullanacağız. Milletimiz biraz daha çalışın, daha çok insana ulaşın, daha fazla gönül alın diye bizi dedi ki ya siz 2 hafta daha…

HANDE FIRAT- Daha fazla gönül alın dedi.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Evet.

HANDE FIRAT- Peki, ben şeyi de sorayım onu geçmeden. Tabi şimdi acaba şu çok merak ediliyor: Sayın Cumhurbaşkanı kazanırsa nasıl bir kabine oluşacak? Çünkü milletvekili sayınız da iyi, dolayısıyla acaba Meclis’ten milletvekili istifa ettirip bakan yapar mı Sayın Cumhurbaşkanı, aklınızda nasıl bir kabine var, anlatır mısınız bize mesela?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Şu anda tabii bir cumhurbaşkanı veya başkan kuracağı kabinede birçok özellikler arar, aramalıdır. Bizim mevcut Kabinemiz şu süreç içerisinde büyük bir sınav verdi, ama yeni dönem belki biraz daha farklı olacaktır. Onun için tabi üzerinde inşallah çalışmalarımız var, şu anda o çalışmaları yaptım, yapıyorum ve güçlü bir Kabineyle inşallah yeni dönemde mevcut eksiklerimizi de gidermek suretiyle inşallah Türkiye yüzyılını güçlendirerek yola devam etmeyi düşünüyoruz. Ama bu, yani bir ülkeyi yanıma çekeyim, öbür ülkeyi, yani CHP’nin yaptığı gibi Rusya’ya meydan okuyayım, böyle bir şey bizim kitabımızda yok. Biz dünyada bütün ülkelerle bir kucaklaşma siyasetini bugüne kadar yürüttük, yani Rusya’yla da, Amerika’yla da, Çin’le de, bütün Batı dünyasıyla da devamlı irtibat halinde olduk. Yani benim bir Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı olarak dargın, küskün olduğum dünyada neredeyse lider yok, hepsiyle görüşmelerimi en güzel şekilde yaptım, yapıyorum, bundan sonra da aynı şekilde yapacağım ve ülkemin menfaati çünkü burada. Yani siz bir ülkeyi bir kenara attığınız zaman kaybedersiniz, kazanmazsınız. Hep benim aklımda Japonların güzel bir atasözü var, yani iplikle de olsa aranızdaki bağı koparmayın, olur ki bir gün lazım olur.

AHMET HAKAN- Gerçekten Japonların böyle bir atasözü var mı acaba? Japonlar Twitter’da, sosyal medyada, ya diyor Japonların böyle atasözü yok diyor, Japon atasözü diye ortaya atılanlara. Buna bakacağım, bu belki vardır, çünkü ilginç geldi bana da yani.

Şimdi efendim, ben şeyi merak ediyorum, tamam siz hani yüzde 49,5 çok önemli bir destek sizin açınızdan, halkın önemli bir desteğini aldınız. Bütün küresel anlamda yaşadığımız sorunlara, ülkede yaşanan afetlere filan rağmen önemli bir güven bu. Cumhur İttifakı da baktığınızda o da Meclis’te büyük bir performans gösterdi, o da çoğunluğu aldı. Fakat AK Parti açısından baktığımızda orada bir düşüş görüyoruz.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Maalesef.

AHMET HAKAN- 28…

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- 35 küsur.

AHMET HAKAN- 35 küsur.

HANDE FIRAT- Oy oranı.

AHMET HAKAN- Hayır şeyi söylüyorum, oy oranınız öyle ama, vekil sayınızda da 28 vekil kaybettiniz.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Evet.

AHMET HAKAN- Bunu nasıl yorumluyorsunuz, yani size büyük bir güven var, yani 49.5 çok önemli büyük bir güven, partide böyle bir durum var. Bunu nasıl yorumladınız, nasıl değerlendirdiniz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Tabii şimdi seçim sonucuna göre Cumhur İttifakı olarak 322 vekile tabi ulaşmış olmak güzel bir şey.

AHMET HAKAN- Çoğunluk o.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Çoğunluğu sağlıyor ve muhalefette tabii böyle bir çoğunluk söz konusu değil. Halkımızın bize gösterdiği teveccüh buradan çok net bir şekilde görülüyor. Partime gelince, tabii partimde maalesef bir düşüş, partimizin milletvekillerinde az da olsa bir eksiklik söz konusu. Tabii bunun üzerinde şu anda Teşkilat Başkanlığımız dün yaptığımız toplantıdan sonra bugün bir araya geldiler çalışıyorlar. Nerede ne tür eksiklerimiz oldu, bu eksiklerimizi de gidermek suretiyle inşallah önümüzdeki döneme başta yerel seçimler olmak üzere hazırlığımızı yapmamız lazım. Yani iç muhasebemizi yapacağız, buna göre de gereken adımları atacağız.

AHMET HAKAN- Peki, yine bir başka herkesin merak ettiği, şimdi hani şeyi konuştuk, deprem bölgesinde sizin partinize, sizin ittifakınıza, size oylar çok geldi. Bazı insanlar buna karşı gayri medeni, saygısız tutumlar aldılar. Tamam, bunlarla ilgili konuştuk, tepkinizi koydunuz. Peki, insanlar şunu merak ediyorlar: Ya şimdi deprem bölgesinde felaketi yaşamış bu insanlara mesela sizin rakibiniz gitti Kılıçdaroğlu dedi ki, ben dedi bu evleri ücretsiz yapacağım, bedava vereceğim size dedi, yapacağım ve bedava vereceğim dedi, başka vaatlerde bulundu, buna rağmen o insanlar onu değil de sizi tercih ettiler. Bunun nedenini nasıl yorumluyorsunuz? Yani bunu da insanlar merak ediyorlar, yani burada nedir işin şeyi?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Ahmet Bey, 6 Şubat tarihinde sadece ülkemizin değil, insanlık tarihinin en büyük tabii afetlerinden birisini yaşadık. Az önce de söyledim, 50 binin üzerinde canımızı toprağa verdik, 11 ilimizdeki 14 milyon insanımız depremlerden doğrudan etkilendi. Afetin ardından devletimizin tüm imkanlarını seferber ettiğini görüyoruz. İlk günlerde kimi illerimizde yaşanan sıkıntıları süratle giderdik. Fakat tabii muhalefet, özellikle Ana Muhalefet bir şeyler söylüyor da bugüne kadar yaptıklarına benim milletim bakıyor, bu verdiği sözleri bugüne kadar tuttu mu?

AHMET HAKAN- Ama iktidara gelmediler ki nasıl tutsunlar?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Hayır, şimdi yerel yönetimler var. Bakın büyükşehirlerden 10 tanesi bunlarda.

AHMET HAKAN- O anlamda söylüyorsunuz.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Tabii, yani bu yerel yönetimlerde bunlar verdikleri sözleri tutmadılar ki. Ki bunlardan bir tanesi neresi? İstanbul, bir tanesi Ankara, bir tanesi İzmir. Yani ücretsiz otobüs dediler olmadı, traktör dediler böyle bir traktör filan verilmedi, öbür tarafta süt dediler verilmedi. Yani verdikleri hiçbir sözü bunlar tutmadılar İstanbul’da da, Ankara’da da. İstanbul, Ankara, İzmir, bunlar Türkiye’nin adeta özetinin özeti. Ama biz hangi sözü verdiysek biz bu sözlerimizi tuttuk, yapamayacağımızın hiçbir zaman sözünü vermedik. Ben bunlara deprem turisti diyorum, işte Antalya’da...

AHMET HAKAN- Ne diyorsunuz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Deprem turisti.

AHMET HAKAN- Ne demek bu?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Bunlar şimdi deprem yerlerine turist gibi gittiler, herhangi bir şey yok, herhangi bir destek yok döndüler. Ben de aynı yerlere gittim, Antalya yangınında Manavgat’ta falan. Orada vatandaş yaşlı bir amca dedi ki, benim dedi şöyle bir traktörüm vardı, şimdi bu traktörüm yandı, benim halim ne olacak dedi. Ben kendisine dedim ki, amca senin traktörün bu hafta gelecek dedim ve ben kendisine traktörünü o hafta gönderdim.

Aynı şekilde yine orada bir konut, benim halim ne olacak dedi? Meğerse o arkadaş da CHP’liymiş. Dedim ki, bak biz şimdi burada ki bütün konutları süratle yapacağız, sen de bu konutuna inşallah yerleşeceksin. Ve konutları yapıp teslim ettikten sonra, teslime gittim ve yanıma sokuldu dedi ki, ben dedi sizin o söylediğinize inanmıyordum dedi.

AHMET HAKAN- CHP’li olduğunu orada mı söyledi, yani nereden biliyorsunuz CHP’li?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Oranın milletvekili olan arkadaşlar da söylediler. Sonra tabii kulağıma eğildi, ben aslında dedi CHP’liydim dedi. Ama şimdi dedi ne olur benim eve gel. Dedim ya şimdi ama yandaki eve söz verdik, dedim bizim gideceğimiz eve sen de gel, ne hazırlamışsa yenge hanım onu da oraya getir filan. Şimdi şu evler mesela onların örnekleri.

AHMET HAKAN- Yani şunu mu demek istiyorsunuz: Ya kardeşim, biz bu evleri yaptık, teslim ettik, millet de bunu gördü, o deprem bölgesinde afeti yaşayan insan da bir güven, itimat oluştu.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Ve inandı.

AHMET HAKAN- O yüzden diyorsunuz.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Bunlar söz verdiği zaman yapar, söz verdiği zaman yerine getirir, traktörse traktör, konutsa konut. Şimdi bile biz anında dedik ki, köy evlerini süratle yapıp size teslim edeceğiz. Yaptık, köy evlerini Devlet Bey’le beraber gittik bunlara teslim ettik.

AHMET HAKAN- Valla çok da şık olmuş.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Evet.

AHMET HAKAN- Hani işin şeyi bir tarafa, hakikaten baktığınız zaman, ben de görüntülerine baktım, kutlarım, yani gerçekten şık. Köy evi dediğin zaman onlar açısından gayet güzel.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Devlet Bey bir nükte yaptı, dedi ya bunlar nasıl köy evi ki yanında ineği de var. Şimdi yanlarında tabii ahırı da var, dolayısıyla bir taraftan o köy evinde olan ineğini de orada besliyor, sütünü, peynirini vesairesini de oradan temin ediyor.

AHMET HAKAN- Burada şimdi vatandaşlar yaşamaya başladılar değil mi, teslim ettiniz yani?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Tabii tabii.

HANDE FIRAT- Siz duyurmuşsunuzdur, çok konuşuluyor, ben de bölgeye gittiğim için, yaparsa Erdoğan yapar diye kendi aralarında konuştukları bir böyle artık şeye dönüşmüş, o slogana dönüşmüş. Kulağınıza gelmiştir, bunu duyuyor musunuz, vatandaşlardan duyduğunuzda ne hissediyorsunuz merak ediyorum? Yaparsa Erdoğan yapar diye bir cümle.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Duyuyorum, yani şimdi onu Erdoğan değil de, yaparsa Reis yapar, diyorlar.

HANDE FIRAT-  Evet, onu da söylüyorlar.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Tabii mutlu oluyorum ve demek ki, vatandaş bunu teyit ettiğine göre görevi yapmışız. Ama bitmez, devam edeceğiz, çünkü daha yapacak çok işimiz var. Allah’ın izniyle bundan sonra da milletimize mahcup olmayacağız, çünkü 1 yıllık biliyorsunuz bir ayrıca sözümüz var. Yani buradaki Defne Hastanesi bunun örneğidir. Biz dedik ki, 3 ayda bunu yapacağız. Hemen çıktı bir tanesi, neye göre yapıyorsun dedi. Ya adam zavallı.

AHMET HAKAN- Hayır, ama şöyle: Bir temel atma fotoğrafı ortaya çıktı, o fotoğraf üzerinden, ya bu nasıl garip, tuhaf bir temel, öyle koydular bir şey gittiler diye bir yorum yapıldı.

HANDE FIRAT- O benzer şeyler ama, gaz yok, petrol yok, onların hepsinde de oldu.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Şimdi Ahmet Bey, şimdi bunlar inşaat mühendisi veyahut da müteahhit değil ki ya, anlamaz bu işten.

AHMET HAKAN- Ha öyle atılır o, diyorsunuz.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Tabii tabii. Yalan üzerine bunlar bir şeyler bina ediyorlar. Bakın, biz İstanbul’da Atatürk Havalimanı’nda Profesör Doktor Murat Dilmener Hastanesi’ni yaptık o kovid döneminde 1006 odalı ve 3 ayda biz orayı bitirdik.

AHMET HAKAN- Onunda mı temeli öyle?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Aynı şekilde tabii, buna…

AHMET HAKAN- Ne diyorlar? Teknik galiba, bunun bir teknik...

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Bunların tabii teknik yönleri var, ama bütün mesele bunu yaparken özellikle çelik konstrüksiyon ile yapıldığı için buna radye temel diyorlar.

HANDE FIRAT-  Yani depreme dayanıklı aynı zamanda.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Tabii.

AHMET HAKAN- Bunu algılayamadıkları için bu nasıl? Hani temel dendiğinde akla böyle kazarsın çukurlar olur ya, o yüzden biraz...

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Bak sen şimdi işte temel-memel dinlemedin.

HANDE FIRAT-  Telefon gitti.

AHMET HAKAN- Telefonum giderse kötü olur.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- O kadar heyecanlandı yani bak. Şimdi bu radye temelle bu adımlar atılıyor ve bir de çelik konstrüksiyon olunca tabi olay çok daha farklı. Ve bir de yani kalkıp sen 5 kat, 10 kat yapmıyorsun ki, burada yapılan temel üzere 1 kat hastane yapıyorsun. Ve bu hastanede bütün mesele nedir? Çelik konstrüksiyon olduğu için de burada gelecek olan bütün sağlıkla ilgili elektronik malzemeler vesaire, onlar da ona göre buralara yerleştiriliyor. Şimdi Defne Hastanesi işte şu haliyle ortada. Gün gün yapımları, çekimler vesaire bunlar yapıldı ve bunlar da gösterildi.

HANDE FIRAT- Siz zaten en son cihazlar da içeri girdi dediniz, alınmaya başlandı, yani cihazlar konuluyor.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Hayır hayır, girdi, yerleştirildi. Ve tabii çelik konstrüksiyon olduğu için de çok çok sağlam. Yani böyle bir sıkıntı yok, yani depreme dayanıklılık vesaire filan, çelik konstrüksiyonda böyle bir sıkıntıyı zaten o kabullenmiyor, o denli sağlam. Ve şu an itibariyle Defne bunun en güzel örneği. Ve bunu Murat Dilmener’de İstanbul’da da Yeşilköy Havalimanı’nda, yani Atatürk Havalimanı’nda yaptık ve orada da o pandemi döneminde çok büyük orada işler gördü.

AHMET HAKAN- Kısa sürede yapıldı o da hatırladığım.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Aynı, 3 ay.

AHMET HAKAN- 3 ayda yapıldı.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Aynısını da Anadolu Yakası’nda Sancaktepe’de yaptık, o da aynı, aynı proje, orada da bunu uyguladık.

HANDE FIRAT-  Şimdi efendim, iki önemli nokta var; biri yurt dışı seçmen, diğeri de gençler, ikisini birleştirerek soracağım. Yurt dışındaki başarınızı gördük. Ama tabi bu arada ikinci tur için de süre uzatılmasına rağmen gene bir git-gel olacak. Yurt dışı seçmen konusundaki başarınız ve ikinci turdan yurt dışı seçmene çağrınız nedir?

İkincisi, gençler; gençler ne yapar, ne yapmaz diye çok merak ediliyordu, eminim incelettirmişsinizdir. Ve şöyle: İşte mesela Ata İttifakı’nın adayına gençlerden Muharrem İnce de katılamadığı için giden oldu dendi ve milliyetçi oylarda da yükseliş dikkat çekiyor. Dolayısıyla gençlere de bir mesajınız var mı ikinci turla ilgili? Ve birinci turda gençlerden nasıl bir ilgi gördünüz, nasıl değerlendirirsiniz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Yani her şeyden önce bir defa yurt dışında 1 milyon 800 bine yakın oy kullanıldı. Bunlardan şahsıma 1 milyonun üzerinde oy çıktı. Bize oy versin-vermesin, yurt dışındaki tüm vatandaşlarıma teşekkür ediyorum, çünkü onların ne tür çileler çekerek oy kullanmaya gittiklerini biliyorum. Bazı yerlerde çok sıkıntılar yaşadılar, engellemelerle karşı karşıya kaldılar. Vatandaşlarımız bütün bunlara rağmen demokratik haklarını kullanma noktasında büyük bir gayret gösterdi, bunu ben çok kıymetli buluyorum.

Özellikle gurbetçilerimiz Türkiye’de 21 yıl içinde yaşanan değişimi çok iyi anlıyor, görüyor. Biz de 21 yıl içinde özellikle attığımız adımlarla yurt dışındaki vatandaşlarımızı hiçbir zaman yalnız bırakmadık. Bulundukları ülkelerde oy kullanma hakkından mavi karta, araçtan askerliğe, emeklilikten diğer konulara birçok adımı onlar için attık. Yabancı karşıtlığı ve İslam düşmanlığıyla mücadelede onların yanında olduk, devletimizin gücünü onlara hissettirdik. Tabi yurt dışındaki vatandaşlarımız da bütün bunları görerek, bilerek, inanarak 28 Mayıs’ta ben inanıyorum ki büyük bir katılımla sandığa gideceklerdir, ben gitmelerini özellikle rica ediyorum, çünkü onlara gerçekten çok güveniyorum.

Gençlerimize gelince; ilk turda elde ettiğimiz başarıda gençlerin çok büyük payı var. Kolay değil, 6 milyon genç oy kullandı, gençlerimizin teveccühü bizden ve Cumhur İttifakı’ndan yana oldu. Siyasi hayatının tamamında gençlerle yol yürümüş bir siyasetçiyim. 30 yaştan 18 yaşa oy kullanma ve bütün bunlarla beraber özellikle seçme ve seçilmeyi 18’e indirme noktasında attığımız adımlarla gençlerimizi bu noktada motive etmiş, onların önünü açmış bir siyasetçiyim.

Tabii gençlik kolları itibarıyla buradan gelmiş bir siyasetçiyim.  Ve şu andaki siyasette benim gibi kalkıp da ta gençlik kollarından buralara gelen bir başka siyasetçi yok. Gençlik Kolları Başkanımızı İzmir’de ilk sırada aday gösterdik, kadr-u kıymet bilelim. Şu anda benim İzmir 2. bölgede liste başı olan Eyüp kardeşimiz 28 yaşında…

AHMET HAKAN- Gençlik Kolları Başkanınız mı?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Tabii tabii, Genel Merkez Gençlik Kolları Başkanı ve onu İzmir’de biz liste başı yaptık, gayreti var, koşturuyor ve bu noktada emeği var, bunun karşılığını bulması, görmesi lazım. Listelerde yine aynı şekilde gençlerimiz var. Niye? Biz gençlerimizin önünü açacağız ki Parlamento bu noktada dinamik bir Parlamento olsun. Ve bunların birçoğunun da tahsil durumuna baktığımız zaman orada da bir başarı görüyoruz. Bunlarla beraber de Türkiye’nin ufkunu inşallah bu yüzyılda çok farklı kılacağız. Tabi Kılıçdaroğlu böyle bir adım atmadı, atamadı.

AHMET HAKAN- Onlar da gençlik kolları başkanını aday göstermişlerdir mutlaka, ben henüz bakmadım ama.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Valla bilmiyorum. Onlar gençlere umutsuzluk vaat ediyor, biz umut vaat ediyoruz.

AHMET HAKAN- Peki, ben bir başka soru sormak istiyorum, şimdi bugün gün boyu da çok tartışıldı seçim sonuçlarıyla ilgili, Yüksek Seçim Kurulu, tutanaklar, ıslak imzalar, bunlarla ilgili çeşitli spekülasyonlar yapılıyor. Bu aslında, siz de takip etmişsinizdir mutlaka, seçim gecesi başladı, seçim gecesi işte Anadolu Ajansı’nın verilerini manipülatif buldu rakip partiler, onlar birtakım açıklamalar yaptı filan. Bugün de baktım az önce, ya işte kaydırmalar var, şu var-bu var, yeniden sayılsın, böyle bir hava var sosyal medyada. Ne diyorsunuz gerek seçim gecesi yaşanan o seçim sonuçlarıyla ilgili tartışmalara ve bugün de bu ortaya çıkan manzaraya?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Şimdi Ahmet Bey, öncelikle bütün bunlar klasik CHP ve bay bay Kemal davranışı derim. Milleti aldatma çabalarına seçim gecesi bile ne yazık ki ara vermediler, yalan söylemeden duramıyorlar. Bunları yalanı huy edinmiş bir yapı olarak değerlendiriyorum, sabah yalan, akşam yalan. Bizim önde olduğumuzu bal gibi bildikleri halde Sayın Kılıçdaroğlu ve şürekası, öndeyiz, kazandık açıklamaları yaptılar, kendi seçmenlerini dahi aldatmaktan utanmıyorlar. Gerçek neticeler ortaya konduğunda da yüzleri kızarmıyor. Gerek YSK, gerekse Anadolu Ajansı görevini başarıyla yerine getirmiştir. Bunlar, kendi çapsızlıklarına, beceriksizliklerine kılıf bulma çabalarıdır.

Milletimiz bunlara gereken cevabı inşallah 28 Mayıs’ta bir kez daha verecektir, ben buna inanıyorum.

AHMET HAKAN- Peki, şöyle bir şey söyleyeceğim size: Şimdi orada büyük bir seçmen kitlesi var sonuçta, oy veren vatandaşlarımız var, şimdi onların bir kısmı bu işte saygılı olalım, millet böyle bir irade gösterdi, tamam diyor, bazıları bu durum karşısında huzursuzlar, mutsuzlar. Biliyorsunuz siyasette de bir gerilim, kutuplaşma falan öyle bu havalar da onları etkiliyor, kendilerini kaybetmiş hissediyorlar. Mesela siz geçenlerde çok güzel bir mesaj verdiniz, dediniz ki, biz kazanınca Türkiye kazanmış olacak, Türkiye’de yaşayan herkes kazanmış olacak. Belki bu mesajı biraz daha fazla vermekte yarar olabilir. Yani insanlar kendilerini mutsuz hissetmesinler, bu bir siyaset yarışı, sonuçta demokratik bir yarış. Yani bu konuda ne demek isterseniz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Ben bu konuda şunu söyleyeyim: Hep söyledim, yine söylüyorum, biz kazanınca bu ülkede kimse kaybetmeyecek, bu iki kere iki dört.

AHMET HAKAN- Budur yani, bütün liderler bu açıklamayı yapsa problem kalmaz.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Eyvallah.

HANDE FIRAT- Yani en azından bu kadar herhalde gerilmeye de gerek kalmaz…

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Gerek yok.

HANDE FIRAT- Ya da gerek yok. Peki efendim, merak ediyoruz tabi, ben haber peşinde olarak, Meclis Başkanlığı için aklınızda bir isim var mı, paylaşmak ister misiniz, ipucu vermek ister misiniz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Hande, şimdi aklımda, hafıza kayıtlarımda olanlar bende kalsın ki, bu arada biliyorsun buraya göreve geçici olarak bir Meclis Başkanı gelecek…

AHMET HAKAN- En yaşlı üye sıfatıyla.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Evet, en yaşlı üye sıfatıyla.

HANDE FIRAT- O Sayın Bahçeli galiba değil mi, yanılmıyorum?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Şu anda evet. Ve Devlet Bey’le inşallah bu süreci geçirmiş olacağız, ondan sonra da inşallah tabi…

AHMET HAKAN- Bugün bu konuyu konuşma fırsatınız oldu mu Devlet Bey’le Meclis bakanlığı meselesini?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Yani müsaadesiyle oldu, görüştük kendisiyle. Zaten hak onun, hak da onun olduğuna göre inşallah hayırlısıyla bu adımı atmış oluruz ve Devlet Beyin o adeta devlet anlayışı içerisindeki suhuletiyle, sükunetiyle bu süreci atlatır ve Meclis başkanlığı seçimlerini de rahatlıkla inşallah geçirmiş oluruz. Bu arada zaten Parlamento oluşmuş olacak ve Parlamentonun da oluşmasıyla birlikte inşallah sonrasını da dediğin gibi bakar yoluna koyarız.

AHMET HAKAN- Bak Hande, şimdi Devlet Bey’in kabul etmeyeceği şeklinde Meclis Başkanlığını böyle birtakım spekülasyonlar vardı, haber olarak bu çıktı ortaya.

HANDE FIRAT- Ama Sayın Bahçeli de öyle değil? Yani hani tanıyan bilir, niye kabul etmesin? Bir de enteresan bir görüntü de ortaya çıkacak, MHP lideri Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni açacak.

AHMET HAKAN- Efendim, ben bir şey sormak istiyorum size, şimdi sizin partinizden kopup ayrı ayrı partiler kuran işte DEVA, Gelecek diye partiler kurdular, altılı masaya girdiler, Cumhuriyet Halk Partisi listelerinden aday oldular, yani Cumhuriyet Halk Partisi’nde bir oy sıçraması yaptıramadılar ama, 40’a yakın milletvekili çıkarttılar. Yani Cumhuriyet Halk Partisi içinde yaklaşık 40 vekil var, bunların da büyük bir bölümü sizin eski AK Partililer. Bu durumu nasıl değerlendiriyorsunuz? Yani bu konuda da çok konuşuluyor. CHP listelerinde bir dönem yol yürüdüğünüz bu kişileri, bu isimleri görmek size ne hissettirdi? Bunlar size gelebilirler mi, sizinle birlikte hareket edebilirler mi, bu tür beklentileriniz var mı?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Şimdi Ahmet Bey, her şeyden önce, bunların hiçbirini siyasi ahlak açısından doğru bulmuyorum, çünkü artık bu bir yol ayrımıydı, bu ayrım olmuştur ve bu iş bitmiştir.

AHMET HAKAN- Yani öyle beklentim olamaz diyorsunuz.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Hayır hayır, öyle bir derdimiz de yok. Şimdi onlar tamamen CHP’nin kendi meselesidir ve şu anda oluşturdukları partilerin kendi iç meselesidir. Ve bizim buradaki şeyimiz, öncelikle siyasi ahlak noktasında ortaya konulacak ferasettir ve bu ferasetle bu ülkeye faydalı olabiliriz, aksi takdirde faydalı olamayız. Kılıçdaroğlu bu konuda CHP seçmenine elbette bir açıklama da yapacaktır. Biz bunlarla ilgilenmiyoruz, bu bizim işimiz değil. Cumhur İttifakı’ndaki ortaklarımızla yol yürümeyi sürdürüyoruz ve onunla birlikte de tabi kararlı bir şekilde ülkemize nasıl hizmet edeceğimizi, işte bugün liderlerle yaptığımı görüşmelerle de bunu konuştuk, yol haritamızı buna göre belirliyoruz ve bu yol haritamızla birlikte de inşallah 100. Yıl’ın adımlarını atacağız.

HANDE FIRAT- Liderler konuştuk deyince, Sayın Cumhurbaşkanı, acaba biz şuna alışığız: Sayın Bahçeli’nin Kabinede partisinin yer almamasından yana tavır koymasına alışığız genel olarak, çünkü hep bunun altını çizer. Ama bir yol haritası deyince tabi hepimizin aklına, acaba bu partilerden Kabinede yer almak isteyen var mı; bir.

İkincisi; 50+1 düzenlemesiyle ilgili açıklamalarınız olmuştu geçtiğimiz günlerde. Örneğin Meclis açıldığında ilk gündeme gelecek başlıklardan biri olabilir mi gibi sorular geliyor, acaba bu konuda yanıtınız olur mu?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Ahmet, Hande bu akşam farklı…

AHMET HAKAN- Enerjisi var.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Var değil mi?

AHMET HAKAN- Evet evet.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Yani siyaseti farklı bir şekilde dizayn etmeye çalışıyor.

AHMET HAKAN- Eve evet.

HANDE FIRAT- Efendim, yönetim filan deyince ben merak ettim.

AHMET HAKAN- Bence habercilik peşinde koşuyor.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Habercilik peşinde koşuyor veya biraz ben kendisinden bilgi notu noktasında bir feedback notu isteyebilirim.

AHMET HAKAN- Olabilir, olabilir.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Yani bizim ittifakımız Hande Hanım, pazarlık esasına göre değil, ilke birliğine göre şekillenmiştir.

HANDE FIRAT- Ama bunu söyleyenler oldu efendim, biliyorsunuz, ben yanıt bekliyordum, teşekkürler.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Ben de cevabı verdim.

AHMET HAKAN- Şeyi izleme fırsatınız oldu mu? Belki yakın çalışma arkadaşlarınız size bilgi vermişlerdir ya da izlemenizi sağlamış olabilirler, Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP liderinin çektiği bir video var, masaya vurma görüntüleri var, ben buradayım, kalbini göstererek seçmene siz de buradasınız, masaya vuruyor, sonuna kadar mücadele edeceğim diyor, ben bu-ra-da-yım diyor. İzlediniz mi bunu?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- İzledim.

AHMET HAKAN- Beğendiniz mi, yani ne hissettiniz, ne tepki gösterdiniz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Yani bu işlerin değerlendirmesini siz benden daha iyi yaparsınız. Sen nasıl buldun?

AHMET HAKAN- Ben Kemal Beyin tarzını pek münasip bulmadım açıkçası.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Hande sen.

HANDE FIRAT- Ben de pek tarzına uygun bulmadım. Ben orada farklı mesajlar olduğunu düşündüm, ama aslı siz mesajı gördünüz diye çok merak ederim.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Ben CHP’li olmadığıma göre mesaj bana değil, Onu CHP’lilere sormak lazım.

AHMET HAKAN- Oraya mı veriyor mesajı?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Tabii, onlara veriyor mesajı. Tabii kaybetmenin sorumluluğunu hiçbir zaman biliyorsun Kılıçdaroğlu üzerine almaz. Masa arkadaşlarına laf söylemek yerine hıncını orada masadan alıyor.

AHMET HAKAN- Vurmayı mı kastediyorsunuz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Evet, oradan alıyor. Kılıçdaroğlu koltuğunu kaybetme korkusu yaşayınca, mutfaktan çıkıp makama geçmiş. Her seçimden sonra CHP’de biliyorsunuz karışıklık çıkması gelenektir. Kılıçdaroğlu şimdiden parti içindeki muhaliflere kendine göre gözdağı veriyor. Ama ben öyle görüyorum ki, şu anda 28 Mayıs’tan sonrası önemli. Kılıçdaroğlu’na kendi partisi de 28 Mayıs’tan sonra gereken cevabı verecektir. Bütün bu saldırganlığın nedeni, bunu hissetmiş olmasıdır.

HANDE FIRAT- Orada bir lider yarışı bekliyorsunuz anladığım kadarıyla, yani genel başkan yarışı bekliyorsunuz orada anladığım kadarıyla.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Her şey olabilir, belki kendisi de hiçbir şeyi beklemeden kararını vermiş olabilir.

HANDE FIRAT- Peki efendim, bir de yanılanlar var biliyorsunuz, anketçiler, bu seçimin özellikle en çok konuşulan konularından biri. Enteresan anketler yayınlandı son güne kadar, ama görüldü ki o anketler genelde çıkmadı, çoğunluğu diyeyim, hani bir-iki tanenin dışında acayip rakamlar ortaya çıktı. Şimdi bu kamuoyu araştırmalarının bu kadar farklı sonuçlar ortaya koyması, sapmaların olmasının normal olmadığını işte bizde de Hakan Bayrakçı söylüyor örneğin. Siz bunu neye bağlıyorsunuz, anketçilere bir mesajınız var mı? Burada amaç, kamuoyunu yanıltmak mı, bilerek mi yapıldı, merak ediyorum düşüncelerinizi?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Şu bir defa bir gerçek: Yani bütün bu anketler görüldüğü gibi iflas etti, sahte bir anket pazarı kuruldu. Esas anketi 14 Mayıs’ta milletim yaptı. Ama şimdi ikinci en güçlü anketi, nihai anket 28 Mayıs’ta yine milletim yapacak ve milletimin yapacağı bu anketle de artık üzerinde tartışma, şu-bu yapılmayacak bir netice ortaya çıkacaktır.

AHMET HAKAN- Siz peki siyasi hayatınız boyunca anket, araştırma, bunlara çok önem veren bir lidersiniz. Bu seçim öncesi üç aşağı-beş yukarı böyle bir sonucu size veren araştırmalara gördünüz mü?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Maalesef, yani bu 11 ildeki deprem, aslında bu anket vesaire bütün bu işleri alt-üst etmişti…

AHMET HAKAN- Zorlaştırdı.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Tabii ve bu anketçiler de o pazardan nasibini almak için yalan da olsa, dolan da olsa her yere bir pazarlama yapmak suretiyle, partileri şöyle koltuklarının altına alarak oradan maişetlerini temin etme yoluna gittiler. Ben arkadaşlarıma yine söyledim, dedim; ben bunların hiçbirine inanmıyorum, ben meydanlara inanıyorum. Meydanların dili, benim için en önemli ankettir ve en iyi anketi millet sandıkta yapacak demiştim. Milletimiz hizmet ve eser siyasetinin en iyi hakemidir ve sandığın partisi olarak, CHP anketlerin partisi olmuştur, biz ise sandığın partisi olduk. Biz hakikatin tarafayız, CHP ise yalanın tarafıdır.

AHMET HAKAN- Peki, şöyle içinizden geçtiği oldu mu: Ya şu iş birinci turda bitseydi, 0,5, yani çok az bir oy…

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Doğru.

AHMET HAKAN- Dediniz mi hiç?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN-  Tabii, geçmez olur mu?

AHMET HAKAN- Ama balkondan, “Milletimin kararı başımın gözümün üstündedir” de dediniz.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Başımın gözümün üstündedir.

AHMET HAKAN- Evet.

HANDE FIRAT- Peki efendim, genelde müjdeler verdiğiniz için artık bütün seçmen sizin müjdelerinizin üzerine yaşıyor ağırlıklı olarak ve bana en çok gelen soru şu: Sayın Cumhurbaşkanı’nın 28’inden önce yeni müjdesi olacak mı?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Onu da biliyorsunuz yüzyıl diye ifade ettik. Ama yüzyılla beraber de tabii benim vatandaşıma en büyük müjdem, her zaman söylediğim gibi; büyük Türkiye yüzyılı, bizim en büyük müjdemiz ve bütünüyle de özellikle şu beyannamemizi hayata geçirmek, bizim için en önemli adım bu olacak. Bizim Türkiye yüzyılını 85 milyon hep beraber inşa etme çağrımız var, istiyoruz ki bu kutlu binada herkesin harcı olsun. Türkiye yüzyılı, hepimizin ortak mefkûresidir.

AHMET HAKAN- Nasıl harcı olacak herkesin, yani size destek olarak mı, onu mu demek istiyorsunuz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Hayır, açıkladığımız bu seçim beyannamesi var ya, bunu halkımızla biz yazılı-görsel bütün bu medyalar vasıtasıyla paylaşıyoruz. Dolayısıyla burada gerek mesleğine göre, yapısına göre katkısı olabilecek çok insan var. Onun için tüm vatandaşlarımızın bu vizyona katkı ve desteğini bekliyorum ve bu süreç içerisinde de onu yine gerek sizler vasıtasıyla, gerek yazılı medya vasıtasıyla paylaşmaya devam edeceğiz.

HANDE FIRAT- Ufak, ufak süre nedeniyle son sorunu alayım.

AHMET HAKAN- Oy kullanmaya gittiniz, çok güldüm, o videoyu gördünüz mü? Sıraya girmişsiniz, önünüzde de bir genç beyefendi var vatandaşımız. Birden arkasına dönüyor ve sizi görüyor ve bir afallıyor, ne konuşuyordunuz orada o gençle, size bir şey söyledi mi?

HANDE FIRAT- O biliyorsunuz şöyle de yansıdı: “Erdoğan’ın önünde olmak” böyle bir cümleyle yansıdı.

AHMET HAKAN- Öyle mi dediler ya, ben onu görmedim.

HANDE FIRAT- Tabii heyecandan…

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Buyurun dedi. Dedim; yok, sıra sizde dedim, ben.

AHMET HAKAN- Size saygı gereği buyurun demek istedi, siz…

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Bunlara bakarsan, öyle şeyler var ki; şimdi torunum yanında, ben torunumun yanağını okşuyorum, hemen malum gazetelerden bir tanesi, çocuğun yanağına vurdu.

HANDE FIRAT- Çocuk, evet evet gördüm, o sizin hâlbuki torununuz.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- O çocuk benim torunum, torunum, torunum. Benimle beraber, dede ben de geleyim mi dedi, gel oğlum dedim, onu da aldım yanıma. Orada yanağını okşuyorum, çocuğun yanağını tokatladı diyor.

AHMET HAKAN- O da bir sevme biçimi diyeceksiniz.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Kimler olduğunu anlayın. Ondan sonra öğrenince benim torunum olduğunu ve verdikleri başlık şu: Erdoğan oy kullanmadan önce bir çocuğa tokat attı, böyle attılar. Bu dezenformasyon, yalan işte bu düzeyde, onun için biz bu yasayı çıkardık.

HANDE FIRAT- Bitiriyoruz, ama ben ilkinde sormuştum, şimdi de sormazsam olmaz, ikinci seçimin… Bana attırmayın ama, çünkü ben size soruyorum; ikinci turun manşetini atar mısınız Sayın Cumhurbaşkanı, gazeteyi siz çıkarıyorsunuz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- 28 Mayıs’ı diyorsun.

HANDE FIRAT- Evet.

AHMET HAKAN- Ne bekliyorsunuz yani?

HANDE FIRAT- Manşet olarak ne atardınız?

AHMET HAKAN- İkinci turdan farklı çok, 50’nin çok üstünde mi bekliyorsunuz, az üstünde mi bekliyorsunuz? Seçmeninizin rehavete kapılmasından endişe ediyor musunuz? Ya nasıl olsa kazandı Reis, gitmeyelim diyebilir mi, böyle bir tehlike görüyor musunuz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Her şeyden önce bir defa tüm seçmenlerin sandıklara birinci turda olduğu gibi gitmesi en büyük tavsiyemdir. Ve atılabilecek başlık da, onların sandıkları bu şekilde önemsemesiyle: “Büyük Türkiye Zaferi İçin Herkes Sandığa.”

AHMET HAKAN- Bunu diyorsunuz şimdi. Sonuçlara yönelik bir şey söylemek ister misiniz?

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Hayır, “Büyük Türkiye Zaferi İçin Herkes Sandığa.”

AHMET HAKAN- Peki.

HANDE FIRAT- Evet, sonuna geldik.

AHMET HAKAN- Çok teşekkür ederiz.

HANDE FIRAT- Çok teşekkür ederiz efendim.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Sağ olun.

HANDE FIRAT- Özellikle ilk yayınınızı CNN Türk-Kanal D ortak yayınında bizlerle yaptığınız için ayrıca teşekkür ederiz.

CUMHURBAŞKANI RECEP TAYYİP ERDOĞAN- Ben de çok teşekkür ediyorum. Milletimin 28 Mayıs’ta sandıkları ihmal etmemesini özellikle rica ediyorum; sakın ha ihmal yok, herkes sandığa.

HANDE FIRAT- Efendim, tekrar teşekkürler. Çok teşekkürler Ahmet Hakan. Sevgili izleyiciler; Kanal D-CNN Türk ortak yayınında Cumhurbaşkanı Erdoğan sorularımızı yanıtladı.

Görüşmek dileğiyle iyi akşamlar.