Değerli hanımefendiler, beyefendiler,
Kıymetli öğretmenler,
Sevgili öğrenciler;
Sizleri sevgiyle ve saygıyla selamlıyorum. Bugün, “Tertemiz Yarınlar Okullardan Başlar” kampanyamız vesilesiyle bir aradayız. OSTİM İlkokulumuzun çatısı altında sizlerle birlikte olmaktan büyük mutluluk duyuyorum. Çocuklarımızın eğitim hayatını güçlendirmek için yepyeni projeler hayata geçiren Milli Eğitim Bakanlığımızı kutluyor, kampanyanın hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Kıymetli konuklar;
Toplumlar okullardan yükselir. Okul yalnızca bilginin verildiği yer değil; adab-ı muaşeretten manevi değerlere kadar her anlamda donanımlı insanların yetiştiği bir ocaktır.
Malumunuz, en küçüğünden, en büyüğüne, öğrenciler, günün önemli bir kısmını okullarda geçiriyorlar. Sadece kitaplardan değil, okulda tatbik edildiğini gördükleri kültür atmosferinden de öğreniyor, yaşamlarını bu tecrübeler ışığında sürdürüyorlar. Özel hayatlarında eksik kalan şeyleri, okullarda tamamlıyorlar. Bu anlamda, toplumun ortak değerlerini, ortak davranışlarını ve ortak ideallerini benimsiyorlar.
Temel sağlık davranışlarını kazanmada da okulun çok önemli bir rolü var. Kişisel temizliğe ek olarak, gıda, ev, çevre ve genel temizlik davranışları da yine okullarda aşılanıyor. Bu anlamda okullar, çağdaş sağlık anlayışının önemli bir paydaşıdır.
Bildiğiniz gibi, dünyanın tecrübe ettiği en büyük salgınlardan biri olan Kovid-19 salgını, temizlik farkındalığının hayati önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Bağışıklık sistemi, enfeksiyon, bulaşıcı hastalıklar gibi, birçok başlık hayatımızın ana gündemi haline geldi. Ve bu büyük felaketle mücadelede, temizliğin, birçok hastalık için, en önemli önleyici tedbir olduğunu hep birlikte tecrübe ettik.
Şu bir gerçek ki, çocuklar okul ortamında birçok kişiyle etkileşime giriyorlar. Bilhassa küçük çocuklar, olgunlaşmamış bağışıklık sistemleri nedeniyle, enfeksiyon ve bulaşıcı hastalıklara karşı daha savunmasızlar. Bir araştırmaya göre, bulaşıcı hastalıklar her yıl, tüm dünyada öğrencilerin önemli sayıda gün okula devamsızlık yapmasına neden oluyor.
Oysa çok basit gibi görünen el yıkama alışkanlığı bile, okula devamsızlığı yüzde 54 oranında azaltıyor. Dolayısıyla temizlik bilincinin, çocuklarımızın akademik başarısında doğrudan etkisi olduğu bir gerçek!
Bunun ötesinde, temizliğin bir alışkanlık haline gelmesi, sadece öğrencinin değil, büyük resimde, toplum sağlığının korunmasında da önemli bir rol oynuyor. Yaşam kalitesi herkes için yükselirken, daha sağlıklı nesiller yetişiyor. Hem kişisel, hem de genel temizlik konusunda dikkatli insanların gündelik pratikleri, birçok hastalığı kendiliğinden önlüyor.
İşte, ‘Temiz Yarınlar Okullardan Başlar’ kampanyası da bu gerçekler ışığında düzenlendi. Bu kampanyanın bilhassa temizlik kültürü adına önemli bir kazanım olacağına inanıyorum.
Değerli misafirler;
Temizlik, bir medeniyet meselesidir. Tarih boyunca, topraklarımıza gelen Batılı seyyahlar, özellikle şehirlerimizin ve insanlarımızın temizliğinden sıklıkla ve hayretle bahsetmişlerdir.
Mesela batılı bir seyyah; “dünyanın bütün milletleri arasında temizliğe Osmanlılar kadar düşkün bir millet yoktur” demiştir. Başka bir seyyah ise; “sabun çok kullanılırdı, çünkü Türkler çok temiz insanlardı” diye yazmıştır. Örneklerini çoğaltabileceğimiz bu gözlemler, medeniyetimizin temizlik anlayışının, tüm dünyaya hayranlık veren yönünü anlatır.
Bizler için temizlik, gündelik ve alelade bir pratikten ziyade, inancımızın özünü oluşturan bir yaşam prensibidir. Temizlik doğrudan imanla ilişkilidir. Dolayısıyla temizlik önce manevi dünyamızda başlar ve oradan dış dünyamıza tezahür eder.
Bu anlayış, beden temizliğinden tutun, evimizin ve çevremizin temizliğine kadar hayatımızın her alanını etkiler. Medeniyetimizin şehir kültürü de, bu anlayış etrafında şekillenmiştir. Çeşmelerle, hamamlarla ve tertemiz sokaklarla donatılmış şehirler kurulmuştur. Hatta dünyanın en mükemmel çevre nizamnamesi de, yine, büyük ve zarif medeniyetimizin eseri olmuştur. Böyle köklü ve derin anlamlarla yüklü bir medeniyet mirasımız olduğu için gerçekten çok şanslıyız.
Bu kampanyanın, çocuklarımıza bu önemli tarihi aktarabileceğimiz güzel bir vesile olacağını düşünüyorum. Gelin, hem çocuklarımızda temizlik kültürünü pekiştirelim, hem de temizliğin medeniyet bağlamını gösterelim.
Elbette, burada en önemli iş, kıymetli öğretmenlerimize düşüyor. İnanıyorum ki, erken yaşlarda kazandıracağınız bu bilinç, onlar için ömürlük bir pusula olacaktır. Hayata ve içinde yaşadıkları dünyaya çok daha farklı bir pencereden bakacaklardır.
Bu duygu ve düşüncelerle sözlerime son veriyorum. Milli Eğitim Bakanlığımıza, öğretmenlerimize, eğitim camiamıza ve programda emeği geçen herkese şükranlarımı sunuyorum. Samimi bir gayret ve işbirliği ortaya koyan OPET ailesine teşekkür ediyorum. Sizleri muhabbetle selamlıyorum. Kalın sağlıcakla.