Eski Milletvekilleri ile İftar Programı

30.06.2015

Sayın Başbakanlar,

Değerli arkadaşlar,

Sizleri en kalbi duygularımla selamlıyor, artık ortasına yaklaştığımız mübarek Ramazan ayının hayırlı ve bereketli olmasını diliyorum.

Cumhurbaşkanlığı Külliye’sine, milletin evine hoş geldiniz.

Bugün bu iftarı siz eski başbakanlarımızla, eski milletvekillerimizle birlikte yapmanın memnuniyeti içindeyim. Aslında bu iftar programını önümüzdeki günlerde gerçekleştirmek istiyorduk. Ancak ülke gündeminin yoğunluğu sebebiyle Milli Güvenlik Kurulu toplantımızı öne almak zorunda kalmamız, programlarımızın akışını değiştirdi, bu yüzden iftar programımızı sizlere geç haber verebildik.

Önemli olanın gönüllerin birliğidir, bunu böyle biliyoruz. Bu ilkeden hareketle zamanı uygun olan arkadaşlarımızla bir araya gelmek istedik. Bugün burada özellikle siyasi hayatımızın içerisinde geçmişten bugüne hakikaten yön veren dostlar olarak bir aradayız. Çeşitli siyasi partilerin çatısı altında Meclis’te görev yapmış, siyasetin her kademesinde sorumluluk üstlenmiş arkadaşlarımızla yine bugün birlikteyiz, bir aradayız. Burada olan ve olmayan tüm eski milletvekillerimize, ülkemize ve milletimize verdikleri ve bundan sonra da verecekleri hizmetler için şükranlarımı sunuyorum. Allah hepinizden, hepimizden razı olsun.

Siyasetin hizmet boyutuyla çok hayırlı, ama süreci itibariyle çok meşakkatli bir uğraş olduğunu hepimiz gayet yakından biliyoruz. Siyasi hayatın akışı içinde önümüze pek çok engeller çıkabiliyor. Bu sıkıntıların hepsini de kendi hayatında yaşamış bir insan olarak tüm siyasetçilerin hissiyatını ifade ettiğime inanıyorum. 40 yılı bulan siyasi hayatımızda gün oldu mevzuat duvarlarıyla karşılaştık, gün oldu kendimizi mahkeme kapılarında bulduk, gün oldu dünyayı cezaevinde, demir parmaklıkların arkasından seyretmek zorunda bırakıldık. Gün oldu darbe tehditlerine, ölüm tehditlerine, siyasi suikastlara maruz kaldık. Ama hamdolsun bunların hepsini de önce Allah’ın yardımı ve lutfuyla, sonra milletimizin dirayetiyle ve tabii ki birlikte yol yürüdüğümüz arkadaşlarımızın desteğiyle başardık ve aştık. Bize ve arkadaşlarımıza İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı bile yakıştıramayanlar, Başbakanlığımıza, Cumhurbaşkanlığımıza şahit oldular. Aynı şekilde arkadaşlarımın da Meclis’te her kademede milletvekili, komisyon başkanı, grup başkanvekili, Meclis başkanvekili, Meclis başkanı olarak, hükümette bakan olarak, parti organlarında yönetici olarak görev yapmalarına şahitlik ettiler. Diğer siyasetçilerimizin pek çoğunun da benzer hikâyeleri olduğunu biliyorum.

Siyasetin akışı içinde çeşitli sebeplerle zaman zaman konumlar değişebiliyor. Örneğin, kurucusu olduğum partinin üç dönem kuralı sebebiyle geçmişteki başarılarını çok yakından bildiğim pek çok arkadaşım bugün Meclis dışında kaldı. Hem siyaset, hem de hizmet sadece Meclis çatısı altında yürütülen faaliyetler değildir. Ben bu durumun hayırlı sonuçlara vesile olacağına inanıyorum. Hangi sebeple olursa olsun bugün Meclis’te yer almayan tüm arkadaşların her birine öncelikle ülkemize ve milletimize verdikleri hizmetler için de ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum.

Gerek üç dönem kuralı sebebiyle, gerekse başka sebeplerle bu dönem Meclis’te yer alamayan tüm arkadaşlarım için bu sürecin bir nefeslenme, bir yenilenme fırsatı olduğuna inanıyorum. Her bir arkadaşımdan bu süreci en verimli şekilde değerlendirmesini bekliyorum. Türkiye’nin siyasette, iş hayatında ve kamuda bu kadronun hizmetlerine daha çok ihtiyacı olduğuna inanıyorum. Bu birikim şu anda bu iftar sofralarını güçlendiren tüm dostlarımızın özellikle önümüzdeki dönemlerde gerek ülkemizin en önemli avantajı olan STK’larda, gerekse siyasi hayatın içerisinde yer almaları, önemli bir hazinemiz olacaktır diye düşünüyorum. Hiçbir ülke, hiçbir toplum böyle kıymetli bir birikimi gözden çıkarmaz, çıkaramaz. İnşallah önümüzdeki dönemde buradaki her bir arkadaşım, yeniden ve daha donanımlı bir şekilde ülkenin ihtiyacı olan her alanda görev üstlenecek, üretkenliğini ortaya koyacaktır. Millete hizmet yolunda emeklilik veya atıl durumda kalmak diye bir durumu ben şahsen asla kabul etmiyorum. Allah ömür ve sağlık verdikçe, bedenimiz ve zihnimiz çalışmaya devam ettiği sürece, hizmet kervanında yer almaya hep birlikte devam edeceğiz.

Rahmetli Neşet Ertaş’a babası “aşkınan çalışan yorulmaz” diyor. Evet, ülkesi ve milleti uğrunda aşkla çalışanın yorulması da, darılması da olmaz. Ben burada yüreği ve zihni aşkla dolu bir kadro görüyorum. Allah aşkımızı, sevgimizi, muhabbetimizi, dirayetimizi eksiltmesin. Allah yolumuzu açık etsin diyorum.

Değerli arkadaşlar, Türkiye 7 Haziran seçimleriyle birlikte yeni bir döneme girdi. 3 Kasım 2002 seçimlerinin ardından başlayan tek parti iktidarları dönemi 7 Haziran’da sona erdi. Her seçim gibi bu seçim de milletimizin takdir ettiği şekilde neticelendi. Bize düşen; bu takdire saygı göstermek ve ortaya çıkan fotoğrafa uygun şekilde yolumuza devam etmektir. Esasen siyasetin imkânları ve kabiliyetleri böyle dönemlerde çok daha fazla önem kazanır. Zor şartlar altında millete hizmet mücadelesini sürdürmek de takdir edilmesi gereken bir durumdur.

Bugün Meclis’te temsil edilen siyasi partilerimiz işte böyle bir imtihanla karşı karşıyadır. Bu imtihanı başarıyla verenlerin önümüzdeki dönemde milletimizden hak ettiği mükâfatı alacaklarına inanıyorum. Bu süreçte kendi siyasi ve kişisel hesaplarını ülkenin ve milletin ihtiyaçlarının önüne koyanlar da hiç şüphesiz milletimizden gerekli karşılığı göreceklerdir.

Bir azınlık hükümetinin Türkiye’nin sıkıntılarına çare olamayacağı kanaatindeyim. Türkiye’nin 1970’lerden itibaren tüm siyasi, sosyal, ekonomik, diplomatik sıkıntılarına da, başarılarına da şahitlik etmiş birisi olarak bu sürecin en sağlıklı şekilde yürümesini arzu ediyorum. Cumhurbaşkanı sıfatıyla bu konuda üzerime düşen görevlerimi yapıyorum, yapmaya devam edeceğim. Millet bizi bu makama işte böyle günlerde ülkeyi sağ salim bir şekilde güvenli limanlara ulaştırmamız için getirdi. Anayasanın verdiği yetkiler çerçevesinde ve milletimizden aldığımız güçle, Türkiye’nin bu dönemi ya yeni hükümeti kurarak ya da kurulmaması halinde seçime giderek, ama en sıkıntısız, en hasarsız şekilde geçirmesini inşallah sağlayacağız.

Gerek bu süreçte, gerekse bundan sonraki dönemde sizlerin fikirlerini, değerlendirmelerini önemli görüyorum. Bugün Meclis Başkanlığımız için birinci tur seçimleri yapıldı. Birinci turda beklenen neticeler ortaya çıktı. Yarın temennimiz o ki hayırlısıyla inşallah Meclis Başkanımız belirlenmiş olacak. Ondan sonra da Meclis’teki idari yapılanma süratle komisyonlarla birlikte onlar da gerçekleşmiş olacak. Daha sonraki süreçte bizler de üzerimize düşen görevi inşallah yapacağız. İşlerimizi istişareyle yürütmek, bizim en önemli ayırt edici vasfımızdır. Türkiye’nin önümüzdeki döneminin mimarisini sizlerle beraber gönül birliği, fikir birliği içinde oluşturmak arzusundayım.

Bakınız bugün Türkiye bilhassa Suriye, Irak ve Ukrayna’daki gelişmelerden doğrudan ve çok derin şekilde etkileniyor. Yine küresel ekonomik krizin komşumuz Yunanistan başta olmak üzere çeşitli ülkelerdeki olumsuz etkilerini hep birlikte takip ediyoruz.

Seçim döneminde şahit olduğumuz hadiselerin vahametinin farkındayız. Tüm bunlar Türkiye için iyi fotoğraflar değildir. Kapımıza dayanan sıkıntıların aşılmasında herkese, hepimize düşen görevler var. Bilhassa eski milletvekillerimizin birikimini, tecrübesini çok iyi şekilde değerlendirmemiz gerektiğini düşünüyorum. Bunun için bazı arkadaşlarımızla doğrudan burada Cumhurbaşkanlığında mesai yapıyoruz, mesai yapacağız. Bazı arkadaşlarımızla sivil toplum kuruluşları çatısı altında işbirliği içindeyiz, bundan sonra da olacağız. Bazı arkadaşlarımızla da burada olduğu gibi çeşitli vesileler oluşturarak bu çalışmaları sürdüreceğiz. Aynı şekilde halen farklı yerlerde, farklı konumlarda faaliyet gösteren ve engin siyasi tecrübeye sahip arkadaşlarımızın da birikimlerinden faydalanmak istiyoruz.

Bu iftar, inşallah arzu ettiğimiz istişare mekanizmasının ilk adımı olacaktır. Allah bu mübarek ayı hem birey, hem millet olarak inşallah kurtuluşumuza vesile kılar. Bir kez daha Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni teşrifiniz için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyor, hayırlı akşamlar diliyorum. Ve Allah bizleri Ramazan Bayramına da bu şekilde kavuştursun diyorum.