Aziz Kardeşlerim,
Kıymetli Misafirler,
Sizleri en kalbi duygularımla, hasretle, muhabbetle selamlıyorum. Türkevi’ne hepiniz hoş geldiniz. Adından da anlaşılacağı üzere, bu bina tüm Türklerin evidir, sizlere de kapısı her zaman sonuna kadar açıktır. Amerika’nın farklı bölgelerinden yola çıkıp buralara kadar teşrifleriniz için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Bu güzel tablo gönül birliğimiz de en iyi şekilde yansıtıyor.
1944 yılında maruz kaldığınız sürgünle birlikte büyük acılar çektiniz, nice badireler atlattınız. Bugün bu vesileyle sürgünde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diliyorum, Rabbim hepsini cennetiyle, cemaliyle müşerref eylesin.
Ahıska Türkleri sürgünle birlikte dünyanın 9 farklı ülkesine yayılmış, yıllar boyunca zorlu şartlar altında yaşamıştır, ama onca zorluğa rağmen kimliklerini korumayı, kültürel miraslarını gelecek kuşaklara aktarmayı başarmışlardır. Nerede olurlarsa olsunlar Ahıska Türkleri’nin yürekleri her zaman Türkiye’yle birlikte atmıştır. Türkiye olarak her türlü sıkıntıya göğüs gererek yazdığınız başarı hikayelerinden gurur duyuyoruz. Bu başarılara yenilerinin, daha büyüklerinin eklenmesi için üzerimize düşeni yapmakta kararlıyız. Bu anlayışla Ahıska Türklerinin durumunu çok yakından takip ediyoruz.
Ukrayna’da olaylar başladıktan sonra hemen bu ülke makamlarıyla irtibata geçerek çatışmalardan etkilenen Ahıskalı kardeşlerimizi ülkemize getirdik, farklı gruplar halinde toplam bin ailenin Erzincan ve Ahlat’a yerleşmesini sağladık. Bu şekilde ülkemize gelen Ahıska Türk’ü sayısı 4 bini buluyor.
Ayrıca, çeşitli projelerle Ahıska tarihine, sanatına ve kültürel mirasına sahip çıkıyoruz. Gerek Yurtdışı Türkler Başkanlığı, gerekse TİKA’nın bu yönde yürüttüğü çeşitli projeleri takdirle karşılıyoruz.
Değerli Kardeşlerim,
Ahıska Türkleri’nin huzur ve esenliğini kendi vatandaşlarımızdan ayrı görmüyoruz. Kendilerinin yıllardır hasretle bekledikleri Türk vatandaşlığını kazanmaları için gerekli adımları atıyor, bu süreci hızlandırıyoruz. 2022 yılından bu yana İçişleri Bakanlığımızın desteği ve büyükelçiliklerimiz, başkonsolosluklarımız ve dünya Ahıska Türkleri Birliği’nin katkılarıyla 820 soydaşımız Türk vatandaşlığını kazandı. İnşallah biraz sonra sizleri temsilen kardeşlerimize Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartlarını takdim edecek, bu sevinci hep birlikte yaşayacağız. İşlemleri devam eden 578 soydaşımız için de çalışmalarımızı süratle tamamlayacağı. Ahıska Türkleri’ne en fazla sahip çıkan, meselelerini çok yakından takip eden hükümetiz.
Bizden önce vatandaşlık verilen Ahıska Türk’ü sayısı oldukça sınırlıydı. 1992’yle 2003 yılları arasında sadece 4 bin 840 kardeşimiz bu haktan faydalanmıştı, bizim dönemimizde bu rakam 60 bini geçti. Ahıska Türkleri’nin vatanlarına gönüllü geri dönüşleri için muhataplarımız nezdinde temaslarımızı devam ettiriyoruz. Bu meselenin dostluk, saygı ve iyi niyet temelinde, insani ve hukuki çerçevede çözüme kavuşturulması için çaba harcıyoruz. İnşallah bundan sonra da sizlerin davasını davamız bilecek ve gereken her türlü diplomatik gayreti sergileyeceğiz.
Bu vesileyle, önemli olduğunu düşündüğüm birkaç hususa da dikkatinizi çekmek istiyorum. Toplumlar, birlik ve beraberlik içerisinde olduğu ölçüde güçlüdür ve hak ettikleri saygıyı görürler. Türk vatandaşlığına geçişler dahil Ahıska Türk toplumunu ilgilendiren tüm konularda eş güdüm içinde hareket edelim. Sizlerden büyükelçilik ve başkonsolosluklarımızla, Dünya Ahıska Türkleri Birliği ile yakın koordinasyon içinde olmanızı özellikle rica ediyorum. Ahıska Türklerinin bulundukları ülkelerde kimliklerini, dillerini, dinlerini ve kültürlerini korumaları önceliklerimizin başında geliyor. Bu doğrultudaki çalışmalarınıza katkılarımızı sürdüreceğiz.
Amerika’daki diğer Türk ve Müslüman sivil toplum kuruluşlarıyla da iş birliğinizi güçlendirmenizde büyük fayda görüyorum. Son dönemde artan ırkçılık ve İslam düşmanlığı karşısında birlikte hareket etmeniz, bu tür eğilimlere birlikte dur demeniz gerekiyor. Müslümanları hedef alan haksız, hukuksuz ve ayrımcı anlayış karşısında sizlerin de hassasiyet göstermeniz önemlidir. Kültürünüzü korurken yaşadığınız toplumla bütünleşmenizi, etkin bir şekilde temsil edilmenizi de önemsiyorum. Bu çerçevede Amerikan sivil toplumuna aktif katılımınız gelecek kuşağa bırakacağınız güçlü bir miras olacaktır. Sizlerden kimsenin aranıza nifak tohumları ekmesine fırsat vermemenizi bekliyoruz. Enerjimizi iç kavgalara değil, mücadelemizin başarısına teksif edeceğiz.
Sözlerime son verirken, Türkiye olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Ahıska Türklerinin yanında olmaya devam edeceğimizi bir kez daha belirtmek isterim.