Denizli’de Halka Hitaben Yaptıkları Konuşma

19.04.2023

Denizli’nin Saygıdeğer Güzel İnsanları,

Başımızın Tacı Kıymetli Hanımefendiler,

Geleceğimizin Teminatı Sevgili Gençler,

Sizleri en kalbi duygularla, hürmetle, muhabbetle selamlıyorum.  Şimdi diyor ki, 1 doğru 6 yanlış götürür. Bu ne demektir? Onu tabi şimdi 7’ye çıkarmak lazım, 6’lı masa 7 oldu ya, dolayısıyla oranın tamamını silip süpürmesi lazım, buna hazır mıyız? Mesele yok.

İnşallah Cuma günü kavuşacağımız Ramazan Bayramınızı şimdiden tebrik ediyorum. Ve güzel bir pankart daha var: “6+1 masanın son kullanma tarihi 14 Mayıs” diyor hanımefendi. Bu ne demektir biliyor musunuz? 14 Mayıs’ta bunlar siyasi mevta olacaklar, hazır mıyız buna? Bak, güzel bir şey daha hazırlamışlar: “7 geri 1 ileri, masayı devirdi Reis’in heybeti.” İşte bizim Kadın Kollarımız böyle zeki, eyvallah.

“Denizli’nin horozları tellidir, AK kadınların lideri bellidir.”

“Sana Denizli’den çıkmaz aş, hadi bay bay Kemal naş naş.”

Neler yapmışsınız ya.

“Ünleyiverin bay Kemal’i, görüvesin TEKNOFEST gençliğini.”

Gençlerin 7’li masaya karnı tok…

Bugün Denizli’de sizlerle bir araya gelerek çifte bayram yapıyoruz. Biliyorsunuz Ocak ayında uzunca bir aranın ardından yine sizlerle hasret gidermiş, kucaklaşmıştık. Karşımdaki şu muhteşem tabloyu görünce ben inanıyorum ki 14 Mayıs’ı sizler silme götüreceksiniz, AK Parti’yle. Biz Denizli ziyaretimizden 10 gün sonra yaşadığımız 6 Şubat depremleri sebebiyle uzunca bir süre tüm dikkatimizi, vaktimizi, enerjimizi deprem yaralarının sarılmasına verdik.

Bu arada 6’lı masa önce bölücü örgütün uzantısı partinin de katılımıyla 7’li oldu. Sonra 2 belediye başkanını da eklediler, ne oldu? 9. Bunların yaptığı iş farklı bir şey. Epeyce bir kavga, dövüşün ardından nihayet bay bay Kemal’i aday olarak ilan etmeyi başardılar. Masanın adayının belli olmasıyla birlikte PKK ve FETÖ yöneticileri de tüm güçleriyle bu isme destek vermek için saklandıkları inlerinden başlarını çıkardılar. Nereden? Kandil’den. Kandil’den tehdide başladılar. Cudi’den, Gabar’dan, Tendürek’ten, Besler Deresi’nden, zira artık İHA’larımızın, SİHA’larımızın, Akıncı’larımızın o inlerde bombalamasına tahammül edemediler.

Şimdi de zaten ne diyorlar, ne yapacaklarmış? Geliyorlarmış, eee? Gelince bu İHA’ları, SİHA’ları, Akıncı’ları filan bunları satacaklarmış. Ya sen kimsin, neyi satıyorsun, önce kendine gel. Çünkü bunların savunma sanayi diye bir derdi yok. İşte TCG Anadolu Uçak Gemimiz, Sarayburnu’nda 30 bini aşkın insan ziyaret etti, herkes coşku içinde, Cumhurbaşkanına teşekkür ediyor, Savunma Bakanına teşekkür ediyor, artık biz de dünyada ilkler arasındayız diyor, seviniyor, mutluluğu var, ama bu mutluluğa maalesef tahammül edemeyenler var. Amerika’dan Avrupa’ya ülkemize ve milletimize diz çöktürmek için bekleyen emperyalistlerin tamamı da bay bay Kemal’in ve yamalı bohça ittifakının yanında saf tuttu.

Biz ise, her zamanki gibi Allah’a dayanarak, milletimize güvenerek, Cumhur İttifakı’ndaki hasbi ortaklığımıza inanarak yola revan olduk. Adaylığımızı zaten aylar öncesinden ilan etmiştik. Ziyaret ettiğimiz şehirlerimizde milletimizin gösterdiği teveccüh, istikametimizin doğruluğunun işaretidir.

Tabii biz bazıları gibi yıkmaya değil, inşa etmeye geldiğimiz için milletimizin huzuruna elimiz boş çıkmadık. Cumhuriyetimizin yeni asrındaki hayal ve hedeflerimizi önce Türkiye yüzyılı vizyonu başlığı altında toplandık. Sonra da Seçim Beyannamemizle bu vizyonun ilk 5 yıldaki somut adımlarını sıraladık. Biz dersimizi iyi çalıştık, burada Seçim Beyannamesi var, burada da tüm teşkilatımıza gönderdiğim Seçim Beyannamemizin özeti var. Biz ders yapıyoruz, çok çalıştık, iyi hazırlandık. Ve şimdi de inşallah 14 Mayıs’ta ben vatandaşlarımla birlikte bunları sandığa gömeceğiz.

Tüm bu hazırlıkları yürütürken deprem bölgesini de asla ihmal etmedik. Bakanlarımız ilk günden beri gece-gündüz sahalarda. Biz de felaket gününden beri her ilimizi defalarca ziyaret ettik. Arama-kurtarmadan enkaz kaldırmaya, geçici barınma ve yardımdan kalıcı konutların temel atmalarına kadar çalışmaların her adımını bizzat yerinde gördük. Amacımız; 319 bini 1 yıl içinde olmak üzere 650 bin yeni konut yaparak, depremde yıkılan şehirlerimizi en kısa sürede ayağa kaldırmaktır. Devletimizin gücü, milletimizin dayanışmasıyla inşallah bu hedefe ulaşacağız.

Depremin üzerinden henüz 2,5 ay bile geçmemişken, inşallah bayramın ikinci günü yapımı tamamlanan ilk köy evlerini teslim edeceğiz. Ülke genelinde yürüteceğimiz afetlere dirençli şehirler, projeleriyle ilgili hazırlıkları da hızla sürdürüyoruz.

Bayram günü İstanbul’da bununla ilgili de bir müjdemiz olacak. Elbette ülkemizin önümüzdeki 5 yılıyla ilgili projelerimiz sadece deprem hazırlıklarından ibaret değil. Son 20 yılda ülkemizi asırlara bedel demokrasi ve kalkınma atılımlarıyla tanıştırmış bir iktidarız. Hem demokrasimizi geliştirmeye, hem yeni yatırımlarla kalkınmamızı hızlandırmaya yönelik pek çok projemiz Seçim Beyannamemizde var.

Bugün sizlerle önümüzdeki dönem önceliklerimizin başına alacağımız aile kurumumuzun güçlendirilmesi ve gençlerimizin desteklenmesiyle ilgili bazı başlıklarımızı paylaşmak istiyorum.

Bu ülkenin 85 milyon vatandaşı hangi kökenden, hangi inançtan, hangi meşrepten olursa olsun aynı büyük ailenin birer ferdidir. Selçuklu’dan Osmanlı’ya ve Cumhuriyetimize kadar bu vatan toprakları üzerinde kurduğumuz tüm devletlerin temelinde de ne vardır, aile. Aile bizim için kutsal ve bu aileyi evet CHP LGBT’leri besleyebilir, CHP terör örgütünün Parlamento’daki uzantısı HDP’yle beraber bunlar LGBT’cidir. Bunlar LGBT’ye aykırı bir söz duydunuz mu? İYİ Parti’den bir söz duydunuz mu? Peki, masanın etrafındaki o diğer yavrucuklardan bir ses duydunuz mu? Çünkü bunlarda aile kutsiyeti diye bir şey yok. Ama biz ailemizin kutsiyetine inanıyoruz. Onun için de 14 Mayıs çok önemli.

Dünyada ve ülkemizde aile kurumunu yıkmaya, çocuklarımızı ve gençlerimizi sapkın akımların pençesine itmeye yönelik kampanyalar hız kazandı. Bu tehditlere karşı ailemizi ve evlatlarımızı maddi ve manevi tedbirlerle ne yapacağız, koruyacağız.

Ülkemizin ürettiği doğal gaz ve petrol gelirlerinden ayrılacak kaynakla kuracağımız –buraya dikkat- aile ve gençlik bankası, bunun ilk adımı olacak. Aile Kalkanı Programıyla ev hanımlarından çocuklarımıza ve gençlerimize kadar ailenin tüm bireylerine destek vereceğiz.

İlk müjdemiz ev hanımlarına; evlerimizin yükünü çeken ev hanımlarımıza emeklilik hakkı getiriyoruz. Emekli olmak isteyen ev hanımlarımızın primlerinin 3’te 1’ini devlet olarak biz karşılayacağız. Yıpranma hakkı da vererek ev hanımlarımızın daha kısa sürede emekli olabilmelerini sağlayacağız.

İkinci müjdemiz gençlerimize; eğitimlerinden iş kurmalarına ve evliliklerine kadar her aşamada gençlerimizin yanında yer alıyoruz.

Kimi hibe, kimi faizsiz kredi şeklindeki maddi desteklerle gençlerimizi hayata hazırlıyoruz. Evlenmek isteyen gençlerimize 2 yılı ödemesiz, 48 ay vadeli, faizsiz 150 bin lira kredi vereceğiz. Böylece gençlerimiz maddi sıkıntıya düşmeden, kolayca altından kalkabilecekleri şartlarla yuvalarını kurabilecek.

Üçüncü müjdemiz ailenin tüm fertlerine; her ailede en az 1 kişinin istihdama katılmasını temin edeceğiz. Bir başka ifadeyle, en az 1 bireyinin çalışmadığı aile bırakmayacağız. Bu amaçla, istihdam edilen kişinin gerekirse sigorta primini, gerekirse maaşının bir kısmını devlet olarak biz karşılayacağız.

Biz bugüne kadar verdiğimiz her sözü tuttuk, yerine getiremeyeceğimiz hiçbir şeyi de söylemedik. Bu sözlerimizi hayata geçireceğimizi en iyi sizler biliyorsunuz.

Kardeşlerim; şimdi Denizli’den öyle bir ses verin ki altta Akdeniz’e, karşıda Ege’ye, üstte Marmara’ya kadar duymayan kalmasın. Hazır mıyız?

Denizli, 14 Mayıs’ta çocuklarımızın geleceğine sahip çıkıyor muyuz?

Denizli, 14 Mayıs’ta 21 yıllık kazanımlarımızı daha da ileri taşıyor muyuz?

Denizli, 14 Mayıs’ta Türkiye yüzyılının inşası için Bismillah diyor muyuz?

Denizli, 14 Mayıs’ta Türkiye yüzyılı için doğru adımlarla yola devam diyor muyuz?

Maşallah, Denizli şimdiden kararını vermiş. Ege’nin gözbebeği Denizli’ye de böylesi yakışır.

Biliyorsunuz eski Türkiye’de iki anahtar vaadiyle gelip insanlarımızı ellerindeki anahtarlarından da edenler vardı. Artık mazide kaldığını sandığımız bu zihniyet yeniden hortladı. Bir gün, şu kadar milyar dolar buldum ülkeye getireceğim diyor. Arkasına bakıyorsunuz, ülkeyi Londra tefecilerine teslim etme niyeti çıkıyor. Ertesi gün, bilmem ne kadar milyar dolar getireceğim diyor, arkasına bakıyorsunuz sosyal medya dedikodularını gerçek sanan hastalıklı bir ruh hali çıkıyor. Ya bay bay Kemal, bu Londra’nın tefecilerinin işi-gücü yok da sana niye bu kadar parayı versin ya? Kaldı ki bunlar tefeci, bu işleri çok iyi bilir. Peki, şimdi soruyorum; bay bay Kemal, bu 200 milyar doları getirdin de, nereye boca ettin, nerede bu para?

Ben şimdi halkıma soruyorum; inanıyor musunuz bu adama? Madem getirdin, hadi söyle bakalım yerini, adresini söyle, bilelim. Ya hayatı bu adamın yalan.

Kardeşlerim,

200 milyar dolardan bahsediyor, 200 lira değil ha, 200 milyar dolar. Ya Londra’nın tefecileri bu kadar aptal mı ya, sen kimi burada aptal yerine koyuyorsun? Türk milleti, senin bu yalanlarına inanmaz ve inşallah 14 Mayıs’ta da sana gereken dersi verecek.

Milletimiz için biz hep büyük hayaller kurduk, ama hiçbir zaman hayal satmadık. Hep ayakları yere basan programlar, projeler uyguladık, yatırımlar yaptık. Ülkemizi 21 yılda 3,5 trilyon dolar yatırıma bu şekilde kavuşturduk. Türkiye’de milli gelirimiz biz geldiğimizde neydi biliyor musunuz? 3 bin 600 dolar. Şimdi ne oldu? 10 bin 650 dolara çıkardık, bunu biz yaptık biz. Bay bay Kemal. laf ola beri gele yok. Bu başarılara ulaşmak öyle de kolay olmadı. Nüfusumuz artarken biz çok daha büyüdük. Ülkemiz nice saldırılara maruz kalırken biz çok daha güçlendik. Dünyamızda ve bölgemizde nice zorlu sınama yaşanırken, biz hep kendi yolumuza yürüdük. Hiçbir engelin, hiçbir tuzağın bizi engellemesine için vermedik.

Şimdi ülke ve millet olarak yeni bir seçimin, yani yeni bir tercihin, yeni bir yol ayrımının arifesindeyiz. Ben şimdi özellikle de Denizlili kardeşlerime öyle inanıyorum öyle inanıyorum ki, 14 Mayıs inşallah bay bay Kemal’in siyasi mevta olduğu, yanındakilerin siyasi mevta olduğu gün olacak. Biraz sonra adaylarımızla beraber karşımıza çıkacağız. İşte adaylar, işte eser ve hizmetler, işte vizyonlar, işte sandık, hepsi de sizin tartınıza, kantarınıza çıkıyor.

Gençler; ben kadın kollarımıza çok inanıyorum, ama gençlerimize de inanıyorum, ana kadememize inanıyorum. Durmak yok… Cumhuriyetimizin yeni asrına adını verdiğimiz Türkiye yüzyılını kime emanet edersiniz?

Soruyorum, gözünüzün nuru evlatlarınızın istikbalini kime emanet edersiniz? Hayallerinizi hayata geçirmek için ülkenin yönetimini kime teslim edersiniz?

Ülkenizin siyasi, ekonomik, askeri, diplomatik gücüyle dünyada hak ettiği yeri alması için kime güvenirsiniz? Mesela bu.

Kardeşlerim,

Denizli bugüne kadar hep yanımızda yer aldı, inşallah 14 Mayıs’ta Denizli’den yine rekor bir destek bekliyorum. Denizli’nin tüm milletvekillerini AK Parti’ye vermeye hazır mıyız? Öyleyse durmak yok… Kapı-kapı dolaşıyor muyuz? Gençler, kapı-kapı dolaşıyor muyuz? Ana kademe, kapı-kapı dolaşıyor muyuz? Rabbim hepinizden razı olsun.

Kardeşlerim,

Ülkemizin 81 vilayetinde hep söylediğim bir şey var, biz 21 yıldır sadece eser ve hizmet siyaseti yaptık, ülkemizin asırlık eksiklerini bu sayede tamamladık. Şehirlerimizin ayaklarındaki geri kalmışlık prangalarını bu şekilde kırdık. Tek bir karış vatan toprağı yoktur ki bu eser hizmet siyasetimizin eli değmemiş olsun.

Son 20 yılda Denizli’ye de bugünün rakamlarıyla ne kadar yatırım yaptık biliyor musunuz? 70 milyar, bu yatırımı yaptık. Peki, bunlar ne yaptı ya? İzmir bunlarda değil mi? Peki, İzmir Belediyesinde şöyle sesini duyduğunuz bir yatırım var mı? Yağmurlar yağdığı zaman her tarafı sel alıp götürüyor, körfezde kokudan geçilmiyor. Bakın, biz eğitimde Denizli’ye 4 bin 264 adet yeni derslik inşa ettik.

Gençlik ve sporda 8 bin 104 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtık, 58 adet spor tesisi yaptık. Şehrimizdeki ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza yaklaşık 3 milyar lira tutarında kaynakla destek olduk. Sağlıkta 14’ü hastane olmak üzere 38 sağlık tesisini hizmete aldık. Nerede? Denizli’de. Denizli’ye 1000 yataklı bir şehir hastanesi kazandırma çalışmalarında şu anda ihale sürecindeyiz.

Çevre ve şehircilikte TOKİ vasıtasıyla 10 bin 815 konutu tamamlayıp, hak sahiplerine teslim ettik, 834 konutun yapımına devam ediyoruz. İlk evim projemiz kapsamında Denizli’de toplam 3 bin 150 konut inşa edeceğiz. İlk arsam projemiz kapsamında 16 bin altyapısı hazır arsayı sizlerin hizmetine sunacağız. İlk iş yerim projemiz çerçevesinde yapacağımız 300 iş yerini esnaf kardeşlerimize vereceğiz.

Kentsel dönüşümde şehrimizde riskli yapı olarak belirlediğimiz 5 bin 990 bağımsız bölümün dönüşümünü gerçekleştirdik. Denizli’deki 7 millet bahçesi projemizden ikisini hizmete açtık, üçünün yapımı, ikisinin projelendirme çalışmaları sürüyor.

Ulaştırmada 65 kilometreden devraldığımız bölünmüş yol uzunluğunu nereye çıkardık biliyor musunuz? 442 kilometreye çıkardık. Çeşitli ilçe yollarımızdaki çalışmalarla inşası devam eden Aydın-Denizli-Antalya Otoyolunu inşallah seneye bitiriyoruz. Bu otoyolun bitmesiyle Denizli’yle ülkemizin önemli turizm merkezleri arasındaki ulaşım kolaylaşacak, bölgenin ticari potansiyeli artacaktır.

Ankara-İzmir yüksek hızlı tren projemizin bağlantısı olan Selçuk-Ortaklar demir yoluna yapacağımız ikinci hattın proje çalışmalarını tamamladık, yakında ihalesine çıkıyoruz.

Çardak Havalimanı’na yeni bir terminal binası yaparak havalimanımızı büyüttük.

Tarım ve ormanda 18 baraj, bir içme suyu tesisi, 75 sulama tesisi, 5 arazi toplulaştırma projesi, 92 taşkın koruma tesisi, 10 gölet, 4 yeraltı depolama tesisi ve 11 hidroelektrik santrali inşa ettik.

Değerli Kardeşlerim,

Tabii bütün bunlarla beraber inşa ettiğimiz sulama projeleriyle Denizli’de 897 bin dekar zirai araziyi sulamaya açtık. Denizlili çiftçilerimize toplam yaklaşık 4 milyar lira tutarında tarımsal destek sağladık. Sanayi ve teknolojide Denizli Makine İhtisas Organize Sanayi Bölgesine bir teknopark, 15 araştırma-geliştirme merkezi, 12 tasarım merkezi kurduk.

Enerjide Denizli ve 15 ilçesine doğal gaz arzı sağladık. Önümüzdeki süreçte Bekilli’ye de doğal gaz arzı sağlamayı planlıyoruz.

Saatlerce saysak bitmeyecek eserlerimizle Denizli’yi Türkiye yüzyılına hazırladık. Şimdi yarın Karadeniz doğal gazını ne yapıyoruz? Ateşliyoruz. Yaparsa… Yaparsa… Yaparsa… İnşallah yarın Filyos’tayım, orada iftarı yapacağız, iftarımızı yaptıktan sonra da oradan doğal gazımızı ateşleyeceğiz.

İnşallah 14 Mayıs’ta vereceğiniz destekle Türkiye yüzyılını da birlikte inşa edeceğiz, bunun için çok çalışmanız lazım. İşte görüyorsunuz, içeride ve dışarıda pusuda bekleyen ne kadar ülke ve millet düşmanı varsa ellerini ovuşturmaya başladı. Tabii bunları söylerken insanlarımızın günlük hayatlarında yaşadıkları sıkıntıların da farkındayız.

Kardeşlerim,

Bunlar desteği nereden alıyor? Kandil’den, terör örgütünün baronlarından alıyor. Bay bay Kemal kimlerle beraber? Bu teröristlerle beraber. Meral Hanım kimlerle beraber? Bu teröristlerle beraber, HDP’yle beraber. Hani ya siz onlarla beraber aynı masaya oturmazdınız, ne oldu ya? Ne kadar çabuk da anlaştınız. İşte bu teröristlere benim milletim 14 Mayıs’ta yol vermez; verir mi? Gereken dersi sandıkta vermeye hazır mıyız?

Kardeşlerim,

Bunlar Diyarbakır’da benim 51 Kürt kardeşimi öldürenler değil mi? Bu Selo şu anda içeride değil mi? Ne diyorlar? Bay bay Kemal de, diğerleri de çıkaracağız diyorlar. Terörist başına ne yapacaklarmış? Onu da çıkaracaklarmış. Ya bu ülke ne zamandan beri teröristleri korur hale geldi? Benim ülkem asla teröristleri koruyan bir ülke değildir. FETÖ’cüler, PKK, hepsi de ancak AK Parti iktidarında adam olmuşlardır, yola gelmişlerdir. Bunlara gereken dersi Cumhur İttifakı olarak 14 Mayıs’ta vermeye hazır mıyız?

Şimdi değerli kardeşlerim; bakınız Avrupa, Batı, hepsi dört gözle acaba Erdoğan nasıl gider, bunu bekliyor. Erdoğan’ın Cumhur İttifakı’yla birlikte nasıl dimdik ayakta durduğunu 14 Mayıs’ta siz göstereceksiniz. Ben size inanıyorum, ben size güveniyorum ve 14 Mayıs’ta da bunu başaracağımızı biliyorum.

Kardeşlerim; şimdi TOGG’umuzu yaptık mı? TCG Anadolu’muzu yaptık mı? İnşallah bayramdan sonra da…

Ben size inanıyorum, Allah’ın izniyle sandıkları siz patlatırsınız. Ve bunlar yatsın kalksın hala salatalık, domates, patates, bunlarla uğraşsınlar. Bizim davamız büyük. Biz, soğanı masanın üzerine koyar, yumruğumuzu vurur ve soğanı da öyle yemesini biliriz. Ve bu ülkede ne soğan derdi var, ne patates derdi var, en salatalık derdi var. Bu ülkede dert olan ne varsa biz onları çözdük zaten.

Eğitimde, ilk, orta, lise, kitaplarımızı masaların üzerinde görüyor muyuz? Ücret veriyor muyuz? Bunların geçmişte böyle bir derdi var mıydı?  Biz geldik, 78 üniversite vardı, şimdi 208 üniversitemiz var, 81 vilayetin tamamında üniversite var, üniversitesi olmayan ilimiz yok; ya çağdaş olmak bu, medeni olmak bu. 6 bin 100 kilometre bölünmüş yol vardı, şimdi 28 bin 500 kilometre hamdolsun yolumuz var. Herkes arabasına biniyor, gazına basıyor ve Denizli’den nereye gidecekse oraya gidiyor.

Daha yeni seçildik, seçildiğimiz zaman da ilk iş neydi biliyor musunuz? Aydın-Denizli yolunu ilk iş 105 kilometre o zaman kararı verdik ve yaptık.

Ve sağlıkta… Dün akşamki televizyon programını izlediniz mi? Savaş Ay’ın bay bay Kemal’le olan söyleşisini izlediniz mi? Ya ne diyor? Ben bir kitapçığını gösterdim, broşür broşür, onun broşürü, bu broşüründe aczini anlatıyor, nasıl başarısız olduğunu anlatıyor. Ve Okmeydanı SSK’da rehine alınan hastaları söyledim ve o dönemin Genel Müdürüydü bay bay Kemal. Buna 5 tane koyunu ver, kaybeder gelir.

Demek ki 14 Mayıs’ta bay bay diyor muyuz? Buna hazır mıyız? Ve sağlıkta attığımız adımlarla bu şehir hastanelerinin halini görüyorsunuz değil mi? Pırıl pırıl. Ve benim vatandaşım artık bu hastanelere gittiğinde ne diyor? Devletimden Allah razı olsun diyor. Dünya bizim bu hastanelerimize gerçekten hasret. İstanbul’da Çam Sakura, o kovid döneminde yaşadıklarımız.

Eğitimde bu, ulaşımda bu, sağlıkta bu, biz yaparız, söz verdik mi yaparız.

Ve değerli kardeşlerim, TOGG’umuz yollarda. Bütün bunlarla beraber şu anda değerli kardeşlerim, TCG Anadolu o da Sarayburnu’nda.

Ben de sizleri seviyorum, eyvallah.

Kardeşlerim; milletimizi bu kifayetsiz muhterislerin eline bırakmamakta kararlı mıyız?

Şimdi Denizli’den bunlara öyle bir cevap verin ki hepsinin de kulağına küpe olsun; hazır mıyız?

Denizli, 14 Mayıs’ta durmak yok, yola devam diyor muyuz? Denizli, 14 Mayıs’ta doğru adımlarla yol devam ediyor muyuz?

Denizli, 14 Mayıs’ta Türkiye yüzyılı için yarın değil, hemen şimdi diyor muyuz?

Denizli, 14 Mayıs’ta terör örgütlerine güvenerek iktidar rüyası görenlerin heveslerini kursaklarında bırakıyor muyuz?

Allah sizlerden razı olsun. Siz kararı verdiniz, ben size inanıyorum. Sizlerin bu kararlılığı ve coşkusu sandığa kadar sürdüğü müddetçe Allah’ın izniyle kimse bu ülkenin tekerine taş koyamaz.

Bu duygularla bir kez daha hepinizi sevgilerimle, saygılarımla selamlıyorum.

Bayramınızı tekrar tebrik ediyorum.

Kalın sağlıcakla.