Sevgili Amasyalılar,
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığımızın Kıymetli Mensupları,
Değerli Misafirler,
Sizleri en kalbi duygularımla muhabbetle selamlıyorum. Ve az önce bu güzel gösteriyi sergileyen Amasya’mızın bu güzel kızlarına bu gösterdikleri folklorik oyunları sebebiyle kendilerini tebrik ediyorum, başarılarının artarak devamını diliyorum.
Şehzadeler şehri Amasya’mıza kazandırdığımız Badal Tüneli’nin bölgemize ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum.
Amasya Orta Karadeniz sahilini iç kesimlere bağlayan ve oradan sınırlarımıza kadar uzanan yol güzergâhlarının önemli bir geçiş noktasıdır. Ülkemizin her şehri gibi son 20 yılda hızla gelişen Amasya’mızın ulaşım ihtiyacına cevap vermek başlattığımız Karayolu Projesinin en önemli bölümlerinden biri de bu tüneldir. Merzifon-Osmancık arasındaki güzergâhta 921 metrelik tünelimizin yanı sıra 3,6 kilometreyi bulan bağlantı yolları ve 4 adet köprü de yer alıyor. Keskin virajları sebebiyle yolculuk süresini ve güvenliğini olumsuz etkileyen eski yolu devre dışı bırakan tünel geçişi sayesinde artık vatandaşlarımız bu güzergâhta huzurla seyahat edebileceklerdir. Özellikle kış mevsiminde bu yolun çilesini bilenler için Badal Tüneli çok daha büyük bir anlama sahiptir. Sadece vakitten ve akaryakıttan yılda 21,4 milyon lira tasarruf sağlayacak karbon emisyonunu 265 ton azaltacak bu projeyi 760 milyon liralık bir yatırımla hayata geçirdik.
Kalkınmanın temel altyapılarından olan ulaştırmada devreye aldığımız her projenin bizi 2023 hedeflerimize kavuşturma yanında Türkiye yüzyılına bir adım daha yaklaştırdığına inanıyoruz. Geçtiğimiz 20 yılda asırlık eksiklikleri tamamlayarak, ihmalleri telafi ederek yürüttüğümüz eser ve hizmet siyasetimizin en somut örnekleri işte bu yatırımlardır. Bugün ülkemizin 81 şehrinin tamamı altyapı yatırımlarımızın katkısıyla üretim ve istihdamda kat ettiği mesafe sayesinde ihracat yapabilir hale gelmiştir. Eğitimden sağlığa, güvenlikten adalete, ulaştırmadan enerjiye, tarımdan spora tüm başlıklarda gerçekleştirdiğimiz atılımların özellikle meyvelerini her alanda toplamaya başladık. İnsanlarımız fikri ve bedeni çabalarının kabiliyetlerinin, imkânlarının karşılığını almak için başka yerlere gitmek mecburiyetinde kalmıyor. Artık her vatandaşımız yaşadığı yerde girişimi ve emeğiyle kendi düzenini kurabiliyor, kendi hayalini gerçekleştirebiliyor, geleceğine umutla bakabiliyor. Karayoluyla, havayoluyla, demiryoluyla ulaşımın tüm sektörlerinde ülkemizin altyapı ihtiyacını önemli oranda tamamlamış olmanın mutluluğu içindeyiz. Halen devam eden yatırımları da süratle bitirerek kaynaklarımızı çağın önümüze çıkardığı fırsatları değerlendirmek için daha etkin şekilde kullanabilme imkânına kavuşacağız.
Gençlerimizin ülkemizi ve dünyayı kucaklayan geniş muhayyilelerine şahit oldukça hayata geçirdiğimiz projelerle ne kadar doğru bir iş yaptığımızı tekrar tekrar görebiliyoruz.
Cumhuriyetimizin 100. Yılı’na milletimizle daha büyük umutlar ve daha büyük hedeflerle girdik. Türkiye yüzyılıyla Cumhuriyetimizin ikinci asrını telafiyi geride bırakıp terakki devri haline dönüştürmekte kararlıyız.
Elbette bu noktaya kolay gelmedik. Küresel yönetim ve ekonomi sistemi salgınla, savaşla, krizle kökünden sarsılırken, ülkemizi sahip olduğu güçlü altyapı üzerinde büyük bir atılıma hazırlamak için çok mücadele verdik, çok gayret gösterdik. Önümüze çıkan engelleri birer birer aşarak, kurulan tuzakları birer birer bozarak, maruz kaldığımız saldırıları birer birer göğüsleyerek bölgesinde ve dünyada söz sahibi bir ülke konumuna yükseldik.
Geçmişte kendi krizlerine boğulup kalan bir ülkeydik. Şimdi küresel krizleri fırsata dönüştürebilen bir ülke olarak gıptayla takip ediliyoruz. Bu sürecin en kritik noktasında ülkemizi yeni bir vizyona, yeni hedeflere kavuşturmanın eşiğindeyiz. İnşallah pek çok büyük projemizin, yatırımımızın, emeğimizin hayırlı neticelerini alacağımız 2023’ü tarihe şanla, şerefle, gururla kaydedeceğiz. Rabbimizin yardımı ve milletimizin desteğiyle bunu da başaracağımıza inanıyorum.
Değerli Misafirler,
Türkiye’nin eser ve hizmet siyasetiyle geldiği seviye bizleri sevindirdiği kadar, üzerimize yeni sorumluluk da yüklüyor. Evvela ülkemizin büyük fedakârlıklar ve çabalarla sahip olduğu kazanımları korumamız gerekiyor. Bununla birlikte, Türkiye yüzyılı vizyonumuz doğrultusunda ülkemizin küresel düzeyde söz ve karar sahibi olma iradesini güçlendirmeliyiz. Siyasi ve ekonomik gücümüzü katlayarak artırmak suretiyle önce dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmeli, ardından da ilk sıralara doğru yükselmeyi sürdürmeliyiz, aksi takdirde önümüze çıkan tarihi fırsatı bir kez daha kaçırma tehlikesiyle karşı karşıya kalabiliriz.
Altyapıda gösterdiğimiz başarıyı bilimde, teknolojide, araştırma-geliştirmede sürdürmedikçe, evlatlarımızı değerlerimizle yoğurarak yetiştirmedikçe bu hedefi yakalayamayız. İşte bunun için önümüzdeki dönemde hem bilim ve teknolojiyi, hem de değerler eğitimini medeniyet ve kültür bilincini önceliklerimizin en başına alıyoruz. Hiçbir günlük tartışma bu temel önceliğin önüne geçemez, geçmemelidir.
Maziden atiye kurduğumuz köprünün kilit taşı olarak gördüğümüz evlatlarımızı bu anlayışla geleceğe hazırlamak mecburiyetindeyiz. Bu amaçla, Cumhuriyetimizin 100. Yılı’nı demokrasi ve kalkınma atılımlarımızın sembolü haline getirdik. Aynı şekilde, 2053 ve 2071 tarihlerini Türkiye yüzyılının ara hedefleri olarak kayıtlara geçirdi. Açılışını yaptığımız tünel gibi projeleri bu tarihi yürüyüşün son eksiklerini tamamlama vesilesi olarak görüyoruz.
Bir kez daha tünelimizin, bağlantı yollarının ve köprülerin şehrimize, bölgemize hayırlı olmasını diliyorum.
Bu eserin ülkemize kazandırılmasında emeği geçen Bakanlığımızı, kurumlarımızı, yüklenici firmaları, mühendisinden işçisine herkesi tebrik ediyorum.
Hepinize sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum, kalın sağlıcakla.