Sevgili Balıkesirliler,
Değerli Kardeşlerim,
Kıymetli Hanımefendiler, Beyefendiler,
Geleceğimizin teminatı Sevgili Gençler;
Sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Şimdi şurada bir tane pankart asılmış, dikkatimi çekti. Siz ezberlemişsinizdir, ama herhalde bir hatırlatmam mı gerekecek: “Zeytini koydum tasa, çıkardım yağını basa basa. Balıkesir Efelerinden oy yok sana altılı masa.” Bizim insanımız böyle, milletimiz böyle, kimsenin aklına gelmeyeni onlar evvel Allah koyarlar masaya.
Yaklaşık 3,5 yıllık bir aranın ardından tekrar Balıkesir’de sizlerle yüz yüze hasret gidermenin memnuniyeti içindeyim. Rabbim birliğimizi, beraberliğimizi, kardeşliğimizi, muhabbetimizi daim eylesin diyorum. Eskiler “İki gönül bir olunca samanlık seyran olur” diyor. Biz de milletimizle bir olduğumuzda dünyanın yükü omuzlarımıza binse şikâyet etmiyoruz. Yedi düvel karşımıza dikilse de eyvallah etmiyoruz. Bilhassa da kuruluşun ve kurtuluşun şehri Balıkesir yanımızda olduğu müddetçe Allah’ın izniyle aşamayacağımız engel, üstesinden gelemeyeceğimiz sıkıntı yoktur.
Ne diyor o güzel Balıkesir türküsünde:
“Karanfil oylum oylum
Geliyor selvi boylum, selvi boylum
Geç buradan şen olur benim gönlüm”
Biz de gönlümüzü şen etmek için bugün Balıkesir’deyiz, Balıkesirli kardeşlerimizle birlikteyiz. Şöyle maşallah karşımdaki topluluğa bakıyorum, bu ne muhteşem bir katılım. Balıkesir bugün bir başka. Gümbür gümbür nereye yürüyor? 2023’e yürüyor. Rabbim eliniz, diliniz dert görmesin diyorum, dua ediyorum.
Ana Kademe, Kadın Kolları, Gençlik Kolları; inşallah sandıkları patlatmaya var mıyız? Sandıklardan inşallah Cumhur İttifakı’yla geleceğe yürümeye var mıyız? Maşallah.
Şimdi bugün önce toplu açılış törenimizi gerçekleştirecek ve hasbihalimizi edeceğiz, ardından da partimizin Genişletilmiş İl Meclisi Toplantısına katılacağız. Evet, bugün burada toplam yatırım bedeli 10 milyar 819 milyon lirayı bulan, güncellenmiş harcama tutarıyla da 37,5 milyar lirayı geçen 357 ayrı yatırım kaleminin toplu açılışını yapıyoruz; Balıkesir’e yakışır.
Değerli Kardeşlerim,
Açılışını yapacağımız yatırımları özetlemeye her zaman olduğu gibi, biz yola çıkarken ne dedik? Dört ana başlık dedik, eğitim, sağlık, adalet, emniyet. Bu dört ana başlığı daha sonra ulaşım, enerji, tarım, dış politika, bunlarla güçlendirdik. Ve Türkiye’yi 20 yılda hamdolsun bu dört temel direkt üzerinde yükselterek buralara geldik.
Eğitimle başlıyoruz dedim; anaokulundan liseye, spor salonundan atölyeye kadar 71 ayrı eğitim yatırımının açılışını buradan yapıyoruz. Üniversitemizin İlahiyat Fakültesi ve Teknoloji Geliştirme Merkezi binaları ile Bandırma 17 Eylül Üniversitemizin 15 farklı yatırımının açılışını da bu vesileyle gerçekleştiriyoruz. Edremit İlçe Kütüphanesini, Edremit Kültür Merkezi ve Spor Salonunu, çeşitli ilçelerimizdeki spor salonu, saha, yurt bakım-onarımı gibi yatırımları da hizmete açıyoruz.
Sağlıkta; İvrindi, Marmara ve Gömeç ilçe hastanelerinin, çeşitli ilçelerimizdeki aile sandığı merkezlerinin, Bandırma Ağız Diş Sağlığı Merkezi’nin ve yine çeşitli hastanelerimize yapılan ek binaların resmi açılışlarını da bugün buradan yapıyoruz. Karesi Yaşlı Bakımevi ve Rehabilitasyon Merkezi’nin, çeşitli kurumlarımızın hizmet binalarının, enerji yatırımlarının, İller Bankamızca finanse edilen altyapı yatırımlarının, Eti Maden yatırımlarının açılışlarını yine buradan gerçekleştiriyoruz.
Durmak yok, yola devam, çalışacağız, üreteceğiz, istihdam sağlayacağız ve evvel Allah ihracatımızı da bununla patlatacağız. Şu anda biz göreve geldiğimizde 30 milyar dolarlık bir ihracatımız varken, bugün artık 250 milyar dolara yaslandık. Türkiye ya, burası kasaba devleti değil Türkiye, Türkiye. Altılı masa bundan anlamaz, onlar daha adaylarını tespit edemediler. Ulaştırmada Gönen-Manyas Yolu’nun, Merkez Havalimanı Terminal Binası’nın, sulamada Ardıçtepe Barajı ve sulamalarıyla çeşitli dere ıslahlarının açılışlarını yapıyoruz.
Belediyelerimizin tamamladığı çok önemli yatırımlar var. Büyükşehir Belediyemiz yol yapımı ve düzenlemesi, kamp alanı yapımı, restorasyonlar, spor tesisleri, sahil düzenlemeleri, peyzaj çalışmaları, altyapı projeleri gibi çok sayıda eser ve hizmeti gerçekleştirdi. Bu arada Altıeylül, Karesi, Bigadiç, Havran, Kepsut, Dursunbey, Burhaniye, Edremit ilçe belediyelerimiz de çok sayıda eser ve hizmeti şehrimize kazandırdı. Balıkesir ve ilçelerindeki organize sanayi bölgelerimizde yatırım bedeli 7,6 milyarı geçen, güncel değerlemeyle de 28 milyara yaklaşan 42 tesis özel sektör kuruluşlarımız tarafından yapılarak üretime geçirildi.
Tüm bu kamu ve özel sektör yatırımlarının şehrimize hayırlı, bereketli olmasını diliyorum. Bu yatırımları şehrimize kazandıran bakanlıklarımızı, kurumlarımızı, belediyelerimizi, özel sektör firmalarımızı tebrik ediyorum.
Kardeşlerim,
Balıkesir’imizin nereden nereye geldiğini ifade edebilmek için son 20 yılda şehrimize kazandırdığımız eserleri de şöyle özetin özeti mahiyetinde sizlere hatırlatmak istiyorum. Son 20 yılda Balıkesir’e toplam 50 milyar lira tutarında yatırım yaptık, 50 milyar.
Eğitimde 4 bin 448 adet yeni derslik kazandırdık. Şehrimize ikinci devlet üniversitesi olarak Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi’ni kurduk. Gençlik ve sporda 8 bin 279 kişi kapasiteli yükseköğrenim yurt binaları açtık. 37 adet spor tesisi inşa ettik.
Sağlıkta Balıkesir’e toplamda 2 bin 334 yataklı 32 hastaneyle birlikte 78 sağlık tesisi yaptık. Sosyal yardımlarda Balıkesirli ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza toplam 4 milyar lira kaynak tahsis ettik.
Değerli Kardeşlerim,
Biz vatandaşımızı sokakta bırakmadık, her zaman yanında olduk, bundan sonra da yanında olacağız. Çevre ve şehircilikte TOKİ kanalıyla Balıkesir’de toplam 11 bin 814 konut projesini hayata geçirdik. Cumhuriyet tarihinin en büyük konut hamlesinin ilk etabı olan 250 bin sosyal konut projesi çerçevesinde Balıkesir’de toplam 3 bin 900 konut inşa edeceğiz. İlk Evim İlk İş Yerim adını verdiğimiz projemize şu ana kadar Balıkesirli vatandaşlarımız tarafından ne kadar müracaat var biliyor musunuz? 42 bin başvuru yapıldı. Kentsel dönüşüm çalışmaları kapsamında ise ilimizde 2 milyon metrekare alanda çalışmalarımız sürüyor. Şehrimize kazandıracağımız Millet bahçelerinden Kızpınarı ve İvrindi’yi tamamladık. Savaştepe, Sındırgı, Kepsut ve Havran’daki projelerin yapımına da devam ediyoruz.
Ulaştırmada 2002 yılına kadar Balıkesir’e, yani biz gelmeden önce Balıkesir’e yapılan neydi biliyor musunuz? 76 kilometre bölünmüş yol. Peki, biz ne yaptık? Bu 76 kilometreyi biz 690 kilometreye çıkardık; farkımız bu. İstanbul-İzmir Otoyolu’nun 106 kilometrelik kesimi de nereden geçiyor, Balıkesir’den geçiyor. Eskişehir, Kütahya, Balıkesir ve Bandırma, Balıkesir-Manisa arasındaki demiryollarını modernize ederek elektrikli ve sinyalli hale getirdik. Gökköy Lojistik Merkezini kazandırdık. Balıkesir’i hızlı tren ağlarına bağlayacak olan Osmaneli, Bursa, Bandırma, Balıkesir hattının şu anda inşaatı sürüyor.
Bildiğiniz üzere Balıkesir’de iki tane havaalanımız var; Koca Seyit Havalimanımıza yıllık 3 milyon kapasiteli, Balıkesir Havalimanımıza ise yıllık 1 milyon yolcu kapasiteli terminal binası yaptık.
Tarım ve ormanda Balıkesir’e 8 baraj ile 7 gölet inşa ettik. 9 baraj ve 2 gölet daha inşa ediyoruz. Son 20 yılda inşa ettiğimiz sulama projeleriyle 702 bin dekar zirai araziyi sulamaya açtık. 178 bin dekar zirai araziyi daha sulamaya açacağız.
Balıkesir ve ilçelerinde inşa ettiğimiz 58 adet dere ıslahı ile 43 yerleşim yeri ve 429 bin dekar araziyi taşkın zararlarından koruduk.
Balıkesirli çiftçilerimize toplamda ne kadar destek verdik biliyor musunuz? 4,6 milyar lira tarımsal destek verdik. Bay Kemal diyor ki; çiftçiler aç, çiftçilere bir şey verilmedi; işte buyur, ben resmi rakam veriyorum, masada aldatmaca değil bu.
Sanayi ve teknolojide 4 yeni organize sanayi bölgesi, 1 teknopark ve 10 araştırma-geliştirme merkezi kurduk.
Şimdi geliyorum enerjiye, enerjide ne yaptık?
Değerli Kardeşlerim,
244 bin doğalgaz abonesi bulunan Balıkesir ve 44 ilçesine doğalgaz arzı sağladık. Önümüzdeki süreçte Ayvalık, Balya, Gömeç, Manyas ve Sındırgı’ya doğalgaz arzı sağlamayı hedefliyoruz.
Her zaman bir lafım var, ne diyorum? Kale içeriden fethedilir. AK Kadınlar bu yolda evvel Allah dimdik ayakta durdukça bu kale düşmez.
Evet, gördüğünüz gibi ne kadar özetlersek özleyelim, anlatmakla bitmeyen eser ve hizmetlerimiz var. Türkiye’yi 81 vilayetinin her biriyle nasıl bugüne eser ve hizmet siyasetimizle taşımışsak, inşallah şimdi bir başlık atıyorum; Türkiye yüzyılına giden yolu da aynı şekilde inşa edeceğiz. Bu seçimlerin başlığı ne? Türkiye Yüzyılı. Sizler Türkiye’yi eski istikrarsız, özgüvensiz, yoklukların ve zulümlerin dönemlerine çevirmek isteyenleri de biliyorsunuz Türkiye Yüzyılı için mücadele edenleri de biliyorsunuz. Balıkesir’in tercihi ne olursa olsun başımızın üzerindedir. Çünkü biz bu ülkeyi, bu şehri ve tüm insanlarımızı Allah için seviyoruz.
Değerli Kardeşlerim,
Dünya İkinci Cihan Harbi sonrasındaki en zorlu dönemini yaşıyor. Küresel, siyasi ve ekonomik güç dengeleri temellerinden sarsılıyor. Salgının ve savaşın tetiklediği ekonomik ve sosyal sıkıntılar giderek daha köklü değişimlerin habercisi haline dönüşmeye başladı. Bu tablo ister istemez ülkemizi de etkiliyor.
Türkiye’nin farkı; son 8-9 yıldır ardı ardına maruz kaldığı saldırılar ve mücadele ettiği sıkıntılar sebebiyle bu süreci çok önceden görebilmesidir, biz bunu gördük. Kurduğumuz altyapı, aldığımız tedbirler, hayata geçirdiğimiz mekanizmalar sayesinde küresel krizlerin ülkemize etkilerini en alt düzeyde tutuyoruz. Hatta bununla kalmıyor, ön alarak pek çok alanda dünyaya örnek olacak adımlar atıyoruz. Sağlık sistemimizin gücü sayesinde salgın döneminde böyle bir misyon üstlendik. Allah’a hamdolsun, sağlıkta dünya ile yarıştayız. Ve şu anda 20 şehir hastanemiz dünyaya örnek örnek.
Üretim gücümüzle geliştirdiğimiz kendi iktisadi büyüme modelimiz sayesinde ekonomik kriz döneminde benzer bir rol oynuyoruz. Hatırlarsanız, bizim ekonomideki uygulamalarımızı daha birkaç ay öncesine kadar içeride ve dışarıda birileri yerden yere vuruyordu. Sonra, küresel ekonominin tüm önemli kurumları ve aktörleri bizim uyguladığımız ekonomi programını teyit ve tavsiye eden açıklamalar yapmaya başladı. Hep söylediğimiz gibi, biz en başından beri ne yaptığımızı biliyorduk, neyi hedeflediğimizi biliyorduk. Enerji ve emtia kriziyle başlayıp giderek genişleyen ekonomik sorunlar sebebiyle bilhassa gelişmiş ülkeleri gerçekten sıkıntılı bir kış bekliyor. Bizim böyle bir derdimiz var mı? Elhamdülillah bizim böyle bir derdimiz yok. Mesele sadece doğalgaz, sadece petrol, sadece elektrik değildir. Gelişmiş ülkelerin güvenlik ve refah kalelerini tehdit eden daha pek çok sorun her an baş göstermek üzere pusuda bekliyor. Biz ise yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla ülkemizi büyütme esasına dayanan programımızı kararlılıkla uyguluyoruz. Üretim tarafı oldukça iyi gidiyor. İstihdamda tarihimizin en yüksek seviyesi olan 31 milyona dayandık. İhracatta her ay rekor kırıyoruz. Dış ticaretimizde enerji maliyetlerindeki aşırı artıştan ve sanayideki ara ürün ithalatından kaynaklanan bir sapma yaşanıyor, ama bunu ileride fazlasıyla telafi edebilecek potansiyele sahibiz. Her gün yeni bir projeyle, yeni bir müjdeyle milletimizin karşısına çıkıyoruz. Köprüler, yollar, demiryolları yapıyoruz. Tüneller ve sondajlar açıyoruz, fabrikalar kuruyoruz, konutlar inşa ediyoruz, savunma sanayimizi güçlendiriyoruz, harekâtlar yürütüyoruz, diplomasi trafikleri yönetiyoruz.
Kardeşlerim,
Şurada Karadeniz’de, ah ah, artık sondaj gemilerimiz var mı? Kendi sondaj gemilerimizle 12 bin metre derinliğe iniyor, oralarda sondaj yapıyoruz. Eskiden nerede böyle sondaj geminiz olacak, yok böyle bir şey, ama şimdi var. Burası Türkiye. İki tane de sismik araştırma gemimiz var. Bütün bunlarla beraber inşallah şimdi doğal gazımızı da çıkardığımız andan itibaren Türkiye’nin nereye varacağını anlayın.
Kardeşlerim,
Ziyaret ettiğimiz her şehirde milyarlarca liralık yatırımla hayata geçirdiğimiz onlarca, yüzlerce eseri hizmete alıyoruz. Katıldığımız her toplantıda asırlık sorunların çözümü anlamına gelen reformların müjdelerini paylaşıyoruz. Velhasıl ülkemizi içeride ve dışarıda güçlendirecek ne varsa hepsini de azimle, kararlılıkla, başarıyla yürütüyoruz.
En büyük sorunumuz, geçtiğimiz Aralık ayından itibaren malum yükselişe geçen enflasyonun insanlarımızın günlük hayatlarında yol açtığı sıkıntılardır. Esasen yüksek enflasyon tüm dünyanın sorunudur. Bugün Avrupa’dan Amerika’ya dünyanın neresinde yaşayan bir yakınınız varsa lütfen telefon açıp kendilerine enflasyonun günlük hayatlarına olan yansımalarını sorun, gerçek tabloyu onlar size anlatacaktır.
Gençler, ülkemizin farkı; bu tür tartışmaların yerli ve milli bir anlayıştan uzak bir şekilde, ideolojik saplantıların ürünü argümanlarla yürütülmesidir. İnsanlarımızın refah düzeylerinde yaşanan kayıpları en iyi biz biliyoruz ve bunu telafi edecek tedbirleri de yine biz alıyoruz, biz.
Kardeşlerim,
Ülkemizin ve milletimizin hiçbir meselesinde olmadığı gibi hayat pahalılığı hususunda da gözümüzü gerçeklere kapatmadık, kapatmayız. Burada önemli olan; ülkenin ve milletin meselesini yapıcı yaklaşımla, hüsnüniyetle yükü artıran değil, yük paylaşan bir anlayışla tartışma erdemini ortaya koyabilmektir. Maalesef bu erdemden yoksun belli kesimler tamamen milletimizi karamsarlığa sürükleme gayesiyle pireyi deve yaparak ortalığı yaygaraya vermek için çalışıyoruz. Birileri de bu puslu havayı fırsat bilerek hak ettiğinin çok ötesinde kazançlar sağlama, hatta resmen devleti ve milleti soyma peşine düşüyor. Ne yaygaracılara, ne fırsatçılara meydanı bırakmadık, bırakmayız. Biz milletimizin derdiyle dertlenmeyi hayatının merkezine yerleştirmiş bir partiyiz.
Hükümete geldiğimizden beri vesayet güçleriyle bu anlayışla mücadele ettik. Terör örgütlerinin başını bu anlayışla ezdik. Gabar’da, Cudi’de, Tendürek’te, Beslerderesi’nde artık inler tamamen boşaltıldı. Artık duyuyor musunuz bunların seslerini? Çünkü askerimiz, polisimiz, güvenlik güçlerimiz hep birlikte verdikleri bu mücadeleyle Allah’a hamdolsun terör örgütlerini çökerttik. Ve artık yaylalarda benim vatandaşım çıkıp rahatlıkla pikniklerini yapabiliyor. Ne sıkıntılar yaşandı, şimdi bunlar yok. Şimdi Güneydoğu, Doğu, bütün bu illerde geceleri saat 12’lere kadar vatandaşım sokaklarda.
Darbecilere sokakları bu anlayışla dar ettik. Ekonomik tetikçilerin önünü bu anlayışla kestik. Küresel siyaset ve ekonomi baronlarının karşısında bu anlayışla ülkemizin ve milletimizin hakkını-hukukunu savunduk.
Bugün insanımızın güvenliğini, huzurunu, işini, aşını, geleceğini koruma üzerine kurulu yönetim anlayışımızla Türkiye’yi içeride ve dışarıda tüm badirelerden çıkartarak yolumuza devam ediyoruz. Sadece bununla kalmıyor, Türkiye yüzyılı gibi yeni vizyonlarla gençlerimize bırakacağımız büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası için çalışıyoruz.
Kardeşlerim,
Göreve geldiğimizde Türkiye’nin genelinde kaç üniversitemiz vardı? 76. Şimdi kaç üniversitemiz var? 208. Üniversitesi olmayan ilimiz var mı? Yok. 81 vilayetin tamamında üniversitelerimiz var. Bu ne demek biliyor musunuz? Artık bizim gencimiz Iğdır’dan çıkıp Ankara’ya, İstanbul’a gitmesin, Muş’tan çıkıp Ankara’ya, İstanbul’a gitmesin, ya? Artık bizim profesörlerimiz, doçentlerimiz, hocalarımız Iğdır’a gitsin, Ağrı’ya gitsin, Muş’a gitsin ve dolayısıyla yavrularımızı orada eğitsinler, orada yetiştirsinler. Oralardan artık hamdolsun bakıyorsunuz birinci olarak mezun olan yavrularımız var. Burada durup dururken gelmedik, bunların önünü hazırladık. 76 üniversiteden 208 üniversiteye. Yaptığımız yüksek ücret artışlarıyla işçisinden memuruna, emeklisinden sosyal yardım alanına, herkesin yanında yer aldık.
Kardeşlerim,
Göreve geldiğimizde neydi burs? 45 liracıktı. Şimdi burs 850 lira oldu. Doktora öğrencilerinki asgari ücrete çıktı. İnşallah yılbaşında tüm bu kesimlerin durumlarını tekrar düzenleyerek refah kayıplarını biraz daha telafi edecek adımları atacağız. Hamdolsun, Türkiye güçlü bir ülkedir.
Bizim bu ülkeye yaptığımız en büyük hizmetlerden biri; eski Türkiye’nin hastalıkları arasında yer alan kamu mali dengesindeki bozulmalara izin vermeyişimiz olmuştur. Eskiden harç alınıyordu öğrencilerden. Bu harç sebebiyle gençler, hatırlayın boykotlar yapılıyordu. Biz geldik, harcı ne yaptık? Tamamen kaldırdık. Şimdi var mı harç? Yok. İsteyene burs-kredi veriyor muyuz? Veriyoruz. Yurtlarımız şu anda ihtiyacı karşılayacak noktada. 850 bin öğrenci kapasiteli Türkiye genelinde yurtlarımız var. Hani diyorlardı ya; 1 yılda yaparız. Bay Kemal, sen hiçbir şey yapamazsın. Sen Sosyal Sigortalar Kurumu’nu duman ettin, mahvettin. Savaş Ay’ın programını hatırlayın. Savaş Ay’ın programında hastanelerde rehine alınan hastalarımız vardı. Kimdi o zaman SSK’nın başında? Bay Kemal. Bundan bir şey olmaz. Aman dikkatli olalım.
Şayet biz bu ülkeyi 15 seçimdir seçim kazanamayan bu Bay Kemal’e benim milletim inanmadığı için bu yolu açmıyor. Bundan sonra da Allah’ın izniyle açmayacak.
Şimdi biz değerli kardeşlerim; bu adımları atarken bir şeyi görüyoruz, nedir o? Ülkemiz için kalıcı bir tehdit, işte onlar bunlar. Bunlara bu tehdit imkânını vermeyeceğiz. Ve Cumhur İttifakı olarak 2023’ten itibaren de yeni bir döneme gireceğiz; buna var mıyız? Buna hazır mıyız? Mesele yok. Siz bu kararlılığı gösterdikten sonra biz bu yolda feda-i can eylemişiz ve böyle de devam edeceğiz.
Kardeşlerim,
Ülkemiz için kalıcı bir tehdit ve telafisi zor bir yıkım haline dönüşecek hiçbir adımı atmayacağız, attırmayacağız. Şimdi sadece fiyatlardaki dalgalanmayla mücadele ediyor, insanlarımızın gelirlerini yeni fiyat seviyesine göre yükseltmeye çalışıyoruz. Çünkü sorunumuz devletin batması değil fiyatların dalgalanmasıdır. Bu basit gerçeği göremeyen sözde iktisatçılar hâlâ faiz lafı gevelemeye devam ededursun, biz kendi işimize bakarak üretimi ve istihdamı desteklemeyi sürdüreceğiz.
Şimdi buradan sesleniyorum, ekranları başında bizi izleyen milletim iyi dinlesin; bu kardeşiniz bu görevde olduğu sürece faiz her geçen gün, her geçen hafta, her geçen ay inmeye devam edecektir. Kimse bize bu konuda akıl vermesin. Yatırımcı gelsin bizim devlet bankalarından kredi talebinde bulunsun ve onları biz faize ezdirmeyeceğiz. Çünkü yatırım yüksek faizle olmaz, onun için de düşük faiz. Hatırlayın, Başbakanlığım döneminde biz enflasyonu 6,4’e düşürmüştük, faizi de nereye indirmiştik? 4,6’ya. Bunu biz yaptık ya. Yarın da Allah’ın izniyle yine şu andaki bu gidişi biz düze çıkaracağız. Bugüne kadarki demokrasi ve kalkınma adımlarını nasıl başarıyla neticelendirdiysek, inşallah mevcut sıkıntıları da biz çözeriz, biz çözeceğiz.
Şimdi buradan, burası neresi? Şimdi Balıkesir’den öyle bir ses verin ki Türkiye bunu duysun. Ekranları başında izleyenler var mı? Var. Kulaklarını buraya açanlar var mı? Var. Hazır mıyız Balıkesir? Türkiye yüzyılını birlikte inşa etmeye hazır mısınız? Balıkesir, 2023’te tercihini büyük ve güçlü Türkiye’den yana yapmaya hazır mısın? Balıkesir, 2053 vizyonuna sahip çıkarak evlatlarına en değerli mirası bırakmaya hazır mısın? Balıkesir, ülkemize diz çöktürmenin, milletimize boyun eğdirmenin peşinde olanların heveslerini bir kez daha kursaklarında bırakmaya hazır mısın?
Maşallah, Barekallah. Balıkesir yanımızda olduğu müddetçe bize durmak, duraksamak yok. Balıkesir bizim yapımızda olduğu müddetçe… Şöyle kaldıralım elleri, hep birlikte…
Tek millet… Tek bayrak… Tek vatan… Tek devlet.
Bu yolda önümüzde kimse duramaz.
Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız.
Rabbim hepinizden razı olsun, Rabbim her şeyi gönlünüzce versin.
Bu duygularla açılışını yaptığımız eser ve hizmetlerin bir kez daha Balıkesir’imize hayırlı olmasını diliyorum.
Bu eserleri şehrimize kazandıran herkesi tekrar-tekrar tebrik ediyorum. Sizleri sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.
Kalın sağlıcakla.