41 Ayda 41 Eser Toplu Açılış Töreni’nde Yaptıkları Konuşma

22.07.2022

Sevgili İstanbullular,

Eyüpsultan’ın Güzel İnsanları,

Değerli Kardeşlerim,

Sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Ebu Eyyub el-Ensari Hazretleri’nin komşuları, yoldaşları, gönüldaşları olan sizlerle Eyüpsultan Belediyemizin ilçemize kazandırdığı eser ve hizmetlerin açılışı vesilesiyle bir araya gelmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bugün burada Eyüpsultan Belediyemizce tamamlanan toplam yatırım tutarı 456 milyon lirayı bulan 41 ayrı projenin açılışını yapıyoruz.

Belediyemiz tarafından Eyüp Sultan Camiimizin çevresindeki binalar, iş yerleri ve sokaklar İstanbul’a ve ismini taşıyan yere yakışır bir şekilde düzenlendi, rehabilite edildi. Yeşilpınar ve Esentepe mahallelerimize iki abidevi cami kazandırıldı. İlçemizin sembol kulüplerinden Erokspor için gençlerimize her türlü hizmeti verecek bir tesis inşa edildi. Ayrıca, Yeşilpınar’da bir futbol kompleksi ve Eyüpspor Kemerburgaz Kamp Alanıyla birlikte çok sayıda spor tesisi tamamlandı. Kurulan sıfır atık tesisiyle hem çevrenin korunması, hem atıkların değerlendirilmesi sağlandı. Eyüpsultan’daki hiçbir vatandaşımızın gıda sıkıntısı yaşamaması için aşevi kuruldu. İlçenin çeşitli yerlerinde 43 adet park ve peyzaj düzenlemesi hayata geçirildi. Kültür merkezlerinden restorasyonlara, otoparklardan sosyal hizmet birimlerine kadar pek çok hizmet Eyüpsultanlıların emrine verildi. Tüm bu eserleri bugün resmen hizmete açıyoruz.

Diğer kamu kurumlarımız tarafından inşa edilen yatırım tutarı 126 milyon lirayı geçen okul ve karakol binalarının açılışlarını da buradan yapıyoruz. Eyüpsultan’a değer katan tüm bu yatırımların ilçemize hayırlı olmasını diliyor, Belediye Başkanımız ve ekibini tebrik ediyorum.

İstanbul’dan Antalya’ya, Erzurum’dan Gaziantep’e kadar ülkemizin dört bir yanında zengin bir belediyecilik tecrübesi olan Deniz Köken kardeşimizin tüm birikimini kendisini yetiştiren Eyüpsultan’da kullandığını görmekten memnuniyet duyuyorum.

Tabii Eyüpsultan’da yapılanlar sadece bunlarla sınırlı değil. İlçemize ne söz verdiysek hepsini de yaptık, yapmayı sürdürüyoruz. Mesela Nişancı ve Pirinççi mahallelerimizin imar planı ve tapu sorunlarını çözmenin sözünü vermiştik. Çözüldü mü? Çözüldü. İstanbul’un bu güzide ilçesini her alanda daha ileriye götürmek için ne gerekiyorsa yapacağız. Ne diyor Mevlana Hazretleri: “Kâmil odur ki; koya dünyada bir eser, eseri olmayanın yerinde yeller eser.”

Evet, açılışını yaptığımız eserler hem onları ilçemize kazandıranların ismini tarihe altın harflerle yazdıracak, hem de nesiller boyunca dilden dile dolaşacak, hayır dualara vesile olacaktır. Bu şehre, bu ülkeye, bu millete eser verene, hizmet edene ne mutlu.

Bay Kemal musluk açma töreni yapıyor. Bizler de görüyorsunuz işte bu tür eserlerle sizlerle beraber oluyoruz. Tabii bu öyle herkese nasip olacak bir paye, bir şeref değildir. Bunun için emek vermek, vakit vermek, kendini şehrine ve insanlarına adamak gerekir. Bizim nazarımızda belediye başkanlığı işte bu anlayışla yapılabilecek bir vazifedir. Bu işi, ajandasındaki diğer konulardan arta kalan vakitlerde icra edilecek bir hobi olarak görenlerin takdirini biz sizlere bırakıyoruz. İstanbul, kendine hizmet edenler baş tacı yapmayı bildiği gibi, ihmal ve ihanet edenleri tarihe gömmeyi de çok iyi bilir. Rabbim bizleri İstanbul’a ve bu ülkeye hizmetkâr olanlardan eylesin.

Kardeşlerim,

Dünyamız salgınla başlayıp, savaşla süren, enerji ve gıda kriziyle tırmanan, iklim değişikliği gibi tehditlerle dallanıp budaklanan bir dönemden geçiyor. Türkiye, sıkıntılı bu dönemin her aşamasında kendi vatandaşlarını en iyi şekilde korudu. Bununla kalmayıp yeni küresel yönetim ve ekonomi sisteminin lider ülkeleri arasında yer alma hedefimize doğru adım-adım ilerlemeyi sürdürüyoruz.

Kardeşlerim,

Elbette yaşanan her sıkıntının üstesinden gelirken ödediğimiz bedeller de var. Mesela, salgın dönemini 100 bine yaklaşan kayıpla, ama insanlarımıza dünyanın en üst standartlı sağlık hizmetini vererek geride bıraktık.  Ukrayna-Rusya savaşı, küresel emtia fiyatlarındaki aşırı yükseliş sebebiyle enflasyonda beklenmedik bir dalgalanmaya yol açarken, stratejik konumumuz güçlendi. Küresel üretim ve tedarik sistemlerinde yaşanan tıkanıklıklar, Türkiye’nin yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazlayla büyüme üzerine kurulu ekonomi programının doğruluğunu teyit etti.

Kardeşlerim; biraz sonra Dolmabahçe’deki Başkanlık Köşkü’nde inşallah Birleşmiş Milletler Genel Sekreterinin de katılımıyla, Rusya ve Ukrayna temsilcilerinin katılımıyla birlikte tarım koridoruyla alakalı, hububat meselesiyle alakalı sıkıntıları aşarak imzalar atılacak ve bu imzalarla birlikte dünyaya müjdeyi vereceğiz.

Bir yandan dünyadaki gelişmeleri ülkemiz lehine çevirmek için çalışırken, diğer yandan vatandaşlarımızı enflasyona ezdirmeyecek tedbirleri aldık, alıyoruz. Asgari ücretten memur ve emekli maaşlarına kadar her kesimin gelirlerinde yaptığımız artışlarla insanımızın omuzlarına binen hayat pahalılığı yükünü azaltıyoruz. Bir kısmı piyasalardaki tedirginlikten, bir kısmı da fırsatçılıktan kaynaklanan dengesiz fiyatlamalar yavaş yavaş durulmaya, yerli yerine oturmaya başladı. Hükümet olarak ülke ekonomisine zarar verme pahasına günlük kazanç peşinde koşanları yakından takip ediyoruz. Milletimizin geleceğine balta vuran bu gözü doymazların hesaplarını ellerine tutuşturmakta kararlıyız.

Türkiye’yi son 20 yılda nasıl her badireden çıkarmış, asırlık hizmetlerle buluşturmuşsak, inşallah bugünkü sıkıntıları da yine biz çözeceğiz. Milletimden biraz daha sabır ve verdiğimiz mücadeleye daha güçlü destek bekliyorum.  Bizim en büyük aşkımız, en büyük gururumuz olan İstanbul, bu büyük mücadelemizde de hep yanımızda olacağından şüphe duymuyorum.

Değerli Kardeşlerim,

Milletlerin tarihlerinde semboller önemlidir. Eyüpsultan da maddi ve manevi tüm değerleriyle İstanbul’un en önemli sembollerinden biridir. Adını Peygamberimizi Aleyhissalatu Vesselam evinde misafir etme şerefine erişmiş, son nefesini İstanbul’un fethi yolunda vermiş Eyyub Sultan Hazretleri’nden alan bu ilçemizin gönlümüzdeki yeri bambaşkadır. Eyüp Sultan Camii, asırlarca tahta çıkan Osmanlı hükümdarlarının kılıç kuşanma merasimlerine ev sahipliği yapmıştır. İstanbul’a gelen herkes önce burayı ziyaret edip, duasını yaptıktan sonra işine gücüne bakar. Bunun için Fatih’in ve Hocası Akşemseddin Hazretleri’nin İstanbul’a bir armağanı olan Eyüpsultan’a hangi hizmeti getirsek, hangi yatırımı yapsak şükranlarımızı ifade edemeyiz.

Milletimizin çağ açıp çağ kapattığı bir zaferi olan İstanbul fethinin bir diğer sembolü Ayasofya’yı da iki yıl önce cami olarak yeniden ibadete açarak Fatih’in emanetine tekrar sahip çıktık.

Bitmedi, Çamlıca Tepesine inşa ettiğimiz camimiz de, İstanbul’daki ecdat yadigârı tüm ibadethaneleri selamlayan bir 21. yüzyıl şahikası olarak tarihteki yerini almıştır.

Eyüp Sultan’a, Ayasofya’ya, Sultanahmet’e, Çamlıca’ya bakıp da sadece birer taş yığını görenin şuuru zehirlenmiş, kalbi nasırlaşmış, ruhu esir alınmış demektir. Mimar Sinan Camii’ni yaptık mı? Yaptık. Şimdi Levent’te Barbaros Hayrettin Paşa Camii’ni inşa ediyoruz ve inşallah bu yılsonuna kadar bitirecek, onu da tüm Müslümanlara hediye edeceğiz. Aynı şekilde boğazların üzerine birer gerdanlık gibi dizdiğimiz köprülere, altından geçirdiğimiz tünellere, Marmara Bölgemizi çepeçevre saran yollara bakıp da sadece beton ve demir görenin idraki kapanmış demektir. Bu eserler birer medeniyet meydan okumasıdır. Bu eserlerin her biri şehit kanlarıyla yoğrularak vatan haline getirilmiş şu toprakların ebedi sahibi olduğumuzu gösteren birer tapudur, birer belgedir. Bu eserlerinin her biri maziden atiye uzanan kutlu yürüyüşümüzün birer işaretidir, birer mihenk taşıdır.

Her kim Ayasofya’sından Eyüp Sultan’ına, köprülerinden barajlarına, kütüphanesi ve diğer birimleriyle Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nden eğitim ve sağlık yatırımlarına kadar ülkemizin değerlerine saldırıyorsa, bilin ki gerisinde bir hazım sorunu vardır. Bu hazımsızlığı biz, Gezi olaylarında İstanbul sokaklarını pisleten zulüm 1453’te başladı yazılarında gördük. Bu hazımsızlığı biz, FETÖ’sünden PKK’sına tüm örgütlere verilen destekle terörle mücadelemizin her aşamasında gördük. Bu hazımsızlığı biz, 12 Eylül’de olduğu gibi darbeler tamamlandığında, bizim çocuklar başardı, diye atılan sevinç naralarında, 15 Temmuz gibi girişimler akamete uğratıldığında yaşanan hayal kırıklıklarında gördük. Bu hazımsızlığı biz, her yolu denedikleri halde ülkemizi hedeflerinden vazgeçiremedikleri bir dönemde kendi canlarının derdine düşenlerin şaşkınlıklarında gördük.

İşte bu hazımsızlar sürekli yeni oyular, yeni tuzaklar peşinde koşuyor. Şimdi bir 6’lı masa kurmuşlar, masanın altındakiyle beraber, 7. İnşallah Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100. yıl dönümü olan 2023’te milli iradenin üstünlüğü, büyük ve güçlü Türkiye’nin inşası konusundaki kararlılığımızı bir kez daha ortaya koyacağız. Şu anda karşımda hanım kardeşlerimi görüyorum, gençleri görüyorum, ana kademeyi görüyorum. Allah’ın yardımı ve milletimizin desteğiyle 2023 imtihanından da anlımızın akıyla çıkarak ülkemizi dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına yükselterek bu kutlu yürüyüşü menziline ulaştıracağız. Eyüpsultan’ın yanımızda olması bizi daha da güçlü kılacaktır.

Şimdi 2023’e kadar kapı-kapı dolaşmaya var mıyız? Gece-gündüz dolaşmaya var mıyız? İnşallah 2023’ün zaferi sadece ülkemiz için değil, tüm dünyaya bir mesaj olacaktır. Rabbim yar ve yardımcımız olsun.

Belediyemiz tarafından ilçemize kazandırılan 41 eser ve hizmetin bir kez daha hayırlı olmasını diliyor, emeği geçenleri tekrar tebrik ediyorum.

Hepinize sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum, kalın sağlıcakla.