Suudi Arabistan Ziyareti Öncesi Yaptıkları Açıklama

28.02.2015

Biraz sonra Suudi Arabistan’a hareket edeceğim. Bu ziyaretimde bana bakanlarımız, milletvekillerimiz, bürokratlarımız ve basın mensuplarımızdan oluşan bir heyet refakat edecek.

Malumunuz, 23 Ocak’ta Rahmet-i Rahman’a kavuşan merhum Kral Abdullah’ın cenaze namazına iştirak etmiş, bu vesileyle Suudlu kardeşlerimizin acılarını paylaşmıştık. Bu ziyaretim aynı zamanda Kral Salman’ı tebrik amacı da taşıyor. Kral Salman veliaht olduğu dönemde 2013 yılında ilk resmi ziyaretini ülkemize yapmıştı.

Bugün uluslararası toplumun gündemini işgal eden olayların çoğu, komşularımızda veya kadim bağlarımızın bulunduğu coğrafyalarda yaşanıyor. Cereyan eden her hadiseden, her yeni gelişmeden doğrudan ya da dolaylı olarak Türkiye dahil tüm bölge ülkeleri de etkileniyor. Bilhassa bu hassas süreçte bize, yani bu coğrafyanın ev sahiplerine, meskunlarına büyük sorumluluklar düşüyor. Bombalanan her şehir bizim şehrimiz, talan edilen miras bizim mirasımız, öldürülen her çocuk bizim evladımızdır. Türbeleri, camileri, kütüphaneleri, binaları tarumar edilen bizleriz, yakıp yıkılan bizleriz. Bu sebeple, hadiselere bigane kalmamız, neme lazımcı bir tavır içine girmemiz mümkün değildir. Biz bu anlayışla hemen her fırsatta bölge ülkeleri ve uluslararası ortaklarımızla biraraya geliyor, bölgenin istikrarı ve güvenliğini temin için neler yapabileceğimizi istişare ediyoruz. İnşallah 2 Mart’ta Riyad’da kardeşim Kral Salman ile yapacağımız görüşmelerde stratejik ilişkilerimizin ve işbirliğimizin çeşitli yönlerini ele alacağız. Ayrıca, bölgemizin güvenlik istikrarını etkileyen sorunlar hakkında fikir teatisinde bulunacağız. Bu meyanda Suriye, Filistin, Libya, Irak, Mısır ve Yemen’deki durum ile terörizmle mücadelenin, üzerinde hassasiyetle duracağımız konular oluğunu belirtmek isterim.

Esasen bu konular dahil birçok bölgesel soruna ilişkin Suudi Arabistan’la benzer tutum ve yaklaşımlara sahibiz. Dolayısıyla, görüşmelerimiz, bölgemizde akan kanın durması, huzur ve sükun ikliminin tesisi noktasında iki ülke arasında daha yakın eşgüdüm ve istişare imkan sağlayacaktır. Türkiye olarak Suudi Arabistan’la ilişkilerimize her zaman özel önem verdik. 12 yıllık Başbakanlığım döneminde gerek Başbakan olarak, gerek bakanlar seviyesinde bu ilişkilerimiz gerçekten çok çok olumlu istikamette gelişmiştir. Arzu ve hedefimiz, bu ilişkilerimizin daha da ileriye taşınması ve derileştirilmesidir. Cumhurbaşkanı olduktan sonra bu Suudi Arabistan’a ilk ziyaretim olacaktır. Suudi Arabistan tarafında da aynı iradenin mevcut olduğunu memnuniyetle müşahede ediyoruz. İnşallah bu ziyaretim ilişkilerimizin en üst düzeye çıkartılmasına ve işbirliğimizin her alanda güçlendirilmesine vesile teşkil edecektir.

Bu arada, Türk edebiyatının ünlü isimlerinden Yaşar Kemal’in vefatını burada sizlerle tekrar paylaşmak istiyorum. Gerek Hanımefendiyi, gerek yeğenini aramak suretiyle kendileriyle bu açılarını paylaştım, derin bir teessürümüz olduğunu kendilerine de ifade ettim. Ayrıca, kendisine ben Allah’tan rahmet, yakınlarına ve edebiyat camiamıza da başsağlığı diliyorum.